Translations for „balçık“ in the Turkish » German Dictionary

balçık <-ğı> N

1. balçık:

balçık

Lehm m

2. balçık:

balçık

Schlamm m

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kurak mevsimlerde sular çekilmeye başlayınca, akciğerli balıkların her biri kendine balçık içinde bir tünel kazarak içine yerleşir.

tr.wikipedia.org

Başka bir inanışa göre insan yaratılırken henüz ruh verilmemiş olan balçıktan (kimi anlatılarda kuru çamurdan) bedenine Şeytan tükürü.

tr.wikipedia.org

Yaşadıkları çevrenin suyu kuruduğu zaman balçığa gömülerek akciğer solunumu sayesinde kurak mevsimi atlatırlar.

tr.wikipedia.org

Büyük salonun döşemeleri altın tuğlalarla (pişmiş çamur balçık) kaplandı.

tr.wikipedia.org

Yapının içinde olasılıkla üzerinde ocak olan ezilmiş balçıklı toprak bir zemin görülür.

tr.wikipedia.org

Bu zemin üzerinde yükselen yapı balçıkla kaynaştırılmış saz ve dal gibi bitkisel malzemelerden oluşuyordu.

tr.wikipedia.org

Alman tankları yol dışında, balçık ve ıslak zeminde ilerleyemiyordu.

tr.wikipedia.org

Temizlik çalışmalarında balçık katmanıın içinden çıkan nesneler arasında kütükler, batık ve yarı batık tekneler ile kayıklar vardır.

tr.wikipedia.org

Tepelerden vadilere inildikçe "lös" adı verilen kil ve kum karışımı sarı renkli balçıkla kaplı araziler görülür.

tr.wikipedia.org

Hemen hemen tüm çevresi sazlık ve dibi balçıkla kaplı olan gölün suyu tatlıdır.

tr.wikipedia.org