Translations for „üstünde“ in the Turkish » German Dictionary

I . üstünde PRÄP (Ort)

üstünde

auf

üstünde -in

über +dat

II . üstünde ADV

1. üstünde (örtlich):

üstünde

darauf

Phrases:

üstünde

oben

üstünde durmak -in

sich konzentrieren auf etw

Usage examples with üstünde

heyheyleri tutmak (od üstünde olmak)

sehr gereizt sein

üstünde durmak -in

sich konzentrieren auf etw

ortalamanın üstünde/altında

über/unter dem Durchschnitt

sıfırın altında/üstünde

unter/über null

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Mihrap aynasında içi oyma, hendesi şekilli iri çivi başları üstünde iki yarım köşelik ve bir orta büyük zülfe ile yapılmış taç vardır.

tr.wikipedia.org

Mahallenin yakınlarındaki bir tepe üstünde toprağa gömülmüş, mezar yapısını andıran büyük beyaz blok taşlar tesadüfen bulunmuştur.

tr.wikipedia.org

Bu jürinin rolü sınırlı fakat önemlidir, olayların doğruluğu üstünde karar verir.

tr.wikipedia.org

Tarihsel bir sistem olarak kapitalizmin, kendinden önceki tarihsel sistemleri yıkarak ve değiştirerek onların üstünde bir ilerlemeyi temsil ettiği düşüncesi açıkçası doğru değildir.

tr.wikipedia.org

Curie sıcaklığının üstünde, ısı enerjisi manyetik momentlerin(en) rastgele yönelmelerine sebep olur ve madde paramanyetik hale geçer.

tr.wikipedia.org

Lokomotif, raylar üstünde bir vagon dizisini çekmede kullanılan buharla ya da bir motorla çalışan makinedir.

tr.wikipedia.org

Genellikle bir kişinin gerçekliğini yitirmesiyle bağdaştırılabilecek bu fenomen, kibirli bir insanın kendisini olduğunun kat ve kat üstünde bir mertebede görmesi olarak tezahür eder.

tr.wikipedia.org

Juan bu sırada isyan çıktığını anlar ve üstünde bulunan birçok şeyi yok eder bir suçluya dönüşür.

tr.wikipedia.org

Diğer bir deyişle; bu uzaklıktaki bir kuyruklu yıldız, yeryüzündeki bir gözlemci için ışık hızının üstünde bir hıza sahip görünebilir.

tr.wikipedia.org

Ağustos 2001’de çıkan albümün üstünde sanatçının 15 yaşında çekilmiş bir resmi vardı.

tr.wikipedia.org