Translations for „ırkçılık“ in the Turkish » German Dictionary

ırkçılık <-ğı> N

ırkçılık

Rassismus m

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Solcu punkların büyük kısmı hükûmetlerini aşağılarlar ve dolayısıyla milliyetçilik, vatanseverlik ve ırkçılık gibi kavramlarla araları pek iyi değildir.

tr.wikipedia.org

Niyazov, dinlerarası diyalog görüşmeleri, konferanslar, seminerler düzenletmiş; ulusal topluluklar arasındaki işbirliği geliştirme programlarına, uluslararası terörizm, aşırı milliyetçilik, ırkçılık, İslamofobi ve ksenofobiyle mücadele etme programlarına katılmıştır.

tr.wikipedia.org

Gupta eğitim hayatına devamının bazen diğer öğrencilerin gösterdiği ırkçılıkla gölgelendiğini belirtti.

tr.wikipedia.org

Futbolda ırkçılık evrensel anlamda kaygı verici bir oluşumdur.

tr.wikipedia.org

Kimi oyuncular görünüşünden veya ırkından daha çok herhangi karşı bir takımla olan ilişkilerinden dolayı ırkçılıkla karşı karşıya gelebilmektedir.

tr.wikipedia.org

Avantajları; ucuz iş gücü, kültürel çeşitlilik iken dezavantajları; ülke içinde yaşanacak işsizlik, ırkçılık, ayrımcılık, hastalıklar, uyum sorunudur.

tr.wikipedia.org

Irkçılık karşıtlığı, ırkçılığa karşı benimsenen veya geliştirilen inançlar, eylemler, hareketler ve politikaları içeren görüş.

tr.wikipedia.org

Kendisi görüşünü yansıtma konusunda başarılı bir konuşmacıdır ve karşı karşıya kaldığımız ırkçılık problemleri için mükemmel çabalar sarf ettiği inkar edilemez bir gerçektir.

tr.wikipedia.org

Kutsaldan bireye, vesayetçilikten özerkliğe, merkeziyetçilikten ademimerkeziyetçiliğe, devletçilikten piyasacılığa, ırkçılıktan çoğulculuğa, gizlilikten şeffaflığa doğru gelişti.

tr.wikipedia.org

Ona göre dünyada yaşanmış savaşlar, ırkçılık ve günümüz toplumlarının geldiği boyut çocuklardaki saflığın yitirilmesine neden olmuştur.

tr.wikipedia.org