Translations for „bölgesel“ in the Turkish » German Dictionary

bölgesel ADJ

bölgesel

regional

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kabin herhangi bir doğrudan bölgesel yetkiye sahip olmasalar bile, her gün sabah saat 10.00'da toplandı.

tr.wikipedia.org

Yerel ve bölgesel otoriteler genellikle bir merkeze (idari merkez) sahiptir.

tr.wikipedia.org

Sezonu 14'üncü bitirerek bölgesel amatör ligine girer.

tr.wikipedia.org

Asya fillerinin tepesinde kamburumsu bir çıkıntı bulunur ve derilerinde bölgesel olarak pigment eksikliği görülür.

tr.wikipedia.org

Bölgesel soy tükenmesi, belirli bir tür ya da taksonun belirli bir coğrafi bölge içince soylarının tükenmesi durumudur.

tr.wikipedia.org

Yapraklanma, bölgesel anlamda, granit gibi sert, sıkıştırılamaz cisimler etrafında eğrinin eğilimindedir.

tr.wikipedia.org

Bu reaksiyonda, bir oksijen komşu bir karbonil grubunun yanına bölgesel seçici olarak eklenir.

tr.wikipedia.org

Sayıları yıllara göre değişen çekirdek takımlara ek olarak bölgesel turnuva sıralamalarına göre diğer takımlar da çağırılır.

tr.wikipedia.org

Erkekler, dişilerden daha küçüktür ama; erkekler, 190-400 g, dişiler ise 260-630 gdır, hem de boyutları bazı bölgesel değişmeler gösterir.

tr.wikipedia.org

Fakat bu, daha başka yerlere genişleyemeyen bölgesel bir akımdı.

tr.wikipedia.org