Translations for „basın“ in the Turkish » German Dictionary

basın N (Zeitungswesen)

basın

Presse f

basın özgürlüğü

Pressefreiheit f

basın toplantısı [veya konferansı]

Pressekonferenz f

Usage examples with basın

boyalı basın

Boulevardpresse f

renkli basın

Regenbogenpresse f

basın özgürlüğü

Pressefreiheit f

basın toplantısı [veya konferansı]

Pressekonferenz f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kırım'da yeni yaşam başlarken basın ve medya organları da kuruldu.

tr.wikipedia.org

Belediye başkanlarının görevden alınmasının ardından pek çok bölgede basın açıklamaları ve protesto gösterileri düzenlendi.

tr.wikipedia.org

Basın kartının, basın özgürlüğüne aykırı olduğunu öne sürerek basın kartını iade etti.

tr.wikipedia.org

Uluslararası gazetecilik örgütleri arasında mesleksel işbirliği, basın ahlâkı, gazetecilik eğitimi ve gazetecilerin korunması projelerini yönetti.

tr.wikipedia.org

Robinson, beşinci sezondan konuk oyuncu olarak rol aldıktan sonra yaptığı bir basın açıklamasıyla kadroya dahil olduğunu açıkladı.

tr.wikipedia.org

Basın et elbise fikrinin özgünlüğünü çağdaş sanat ve popüler kültürden benzer örneklerle karşılaştırmalar yaparak tartışmaya açtı.

tr.wikipedia.org

Fransız toplumu bizim gibi açık, demokratik, eleştirel ve özgür basın üzerine kuruludur.

tr.wikipedia.org

Bu acımasız saldırı ile yaşanan vahamet demokrasiye ve basın özgürlüğüne karşıdır.

tr.wikipedia.org

Gün, ayrıca, daha küçük çaplı basın yayın organlarında da haber oldu.

tr.wikipedia.org