Translations for „belirsizlik“ in the Turkish » German Dictionary

belirsizlik <-ği> N

belirsizlik

Ungewissheit f

belirsizlik

Unbestimmtheit f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Epstein’in servetinin kaynağının belirsizliği, “ekonomi dışı” iddialara da zemin hazırladı.

tr.wikipedia.org

Güzel sanatların geleneksel biçimde sınıflandırılması, bazı sanat dallarının nasıl kategorize edileceği konusunda tartışmalar ve belirsizlikler yaratmıştır.

tr.wikipedia.org

Yerleşik sosyal kalıpların kopması, belirsizliği ve kişisel ilişkilere artan bir çatışma potansiyeli getirdi.

tr.wikipedia.org

Kendi hatası olmayan, göksel cisimlerin hareketinden değil, insanların gözlemlerinden kaynaklanan hatalar ve belirsizliklerden kaynaklanan yakınmalar nedeniyle zarar görür...

tr.wikipedia.org

Belirsizlik salınımın genliği arttıkça ½’de sabit kaldığından durum sinüs dalgasına gitgide benzemeye başlar.

tr.wikipedia.org

Yağış ve buharlaşmanın seyrek yüzey gözlemlerinde bu uzun vadeli yanıtı tespit etme çabaları belirsizliğini korumaktadır.

tr.wikipedia.org

Ancak geçen günler zarfından komuta kademesindeki belirsizlikler ve bağlılık sorunları nedeniyle birlik lağvedilir.

tr.wikipedia.org

Araba ve insanların bir ölçekte, bu belirsizlikler önemsenmeyecek kadar çok küçük, ama atomları ve elektronları ile uğraşırken bu belirsizlikler önemli hale gelir.

tr.wikipedia.org

Belirsizlik ilkesi gereğince, bir parçacığın momentumunu ölçtüğünüzde konumunu, konumunu ölçtüğünüzdeyse momentumunu doğru olarak ölçme şansınızı kaybediyorsunuz.

tr.wikipedia.org

Szlachta'nın kökenleri belirsizdir ve bu belirsizlik birkaç teorinin konusudur.

tr.wikipedia.org