Translations for „boşaltmak“ in the Turkish » German Dictionary

boşaltmak VB trans

1. boşaltmak Kausativ zu boşalmak:

2. boşaltmak (aus- ent-):

boşaltmak

leeren

3. boşaltmak:

boşaltmak

entladen

4. boşaltmak:

boşaltmak

(aus)räumen

See also boşalmak

boşalmak VB intr

1. boşalmak:

boşalmak

sich leeren

2. boşalmak (Wohnung, Stelle):

boşalmak

frei werden

3. boşalmak (Flüssigkeit):

boşalmak

auslaufen

4. boşalmak:

boşalmak

ejakulieren

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bu mekanizmaların amacı suyu depolamak, su akışını yönetmek; depolanan suyu boşaltmak, boşalınca tekrar doldurmak ve dolunca tanka su akışını durdurmaktır.

tr.wikipedia.org

Paris'in içerisinde kanaldaki gemileri boşaltmak amacıyla iki tane liman yapılmıştır.

tr.wikipedia.org

Magnezyum sitrat tıbbi olarak büyük bir ameliyat ya da kolonoskopi öncesi bağırsağı boşaltmak amacıyla tuzlu müshil olarak kullanılır.

tr.wikipedia.org

Kondansatörler içlerinde biriktirdikleri enerjiyi yüke boşaltmak suretiyle doğrultucu devrelerinde de kullanılabilirler.

tr.wikipedia.org

Nazilerin izlediği faşist politikalar sonucu, 1938 yılında galerisini ve stüdyosunu boşaltmak zorunda kaldı.

tr.wikipedia.org

Ayrıca fırtınalı havalarda tekne dalgalar veya sağnak yağmur sonucu su alır, bunu boşaltmak için gerektiğinde sintine motorlarını açık bırakmak gerekebilir.

tr.wikipedia.org

Penis, sadece dişilere spermleri boşaltmak için kullanılır ve idrar yolundan ayrıdır.

tr.wikipedia.org

Rektal muayeneler ve bağırsak muayeneleri için kolonu boşaltmak amacıyla belirli uyarıcı, kayganlaştırıcı ve tuzlu laksatifler kullanılır ve belirli koşullar altında lavmanlarla desteklenebilir.

tr.wikipedia.org

Kabın dibinde sıkışmayan ve çoğunlukla sıvı içinde kalan taneciklere "süpernatan" (veya üst faz) denir; bu sıvı, kaptan boşaltmak yoluyla pelletten ayrılabilir.

tr.wikipedia.org

Bazı oyma aralarını boşaltmak için kullanılan, ucu sivri, ince ve dil gibi testere.

tr.wikipedia.org