Translations for „cansız“ in the Turkish » German Dictionary

cansız ADJ

1. cansız fig:

cansız

tot

Phrases:

cansız

leblos

cansız doğa

Stillleben nt

Usage examples with cansız

cansız doğa

Stillleben nt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Reichenbach’a göre, kozmik cisimler ve kristaller de dahil olmak üzere evrendeki canlı veya cansız tüm cisimlerden yayılan süptil (ince) bir cevher vardır.

tr.wikipedia.org

Bu sebeple yolcuların cansız bedenlerinin otobüsten çıkarılması iki saati buldu.

tr.wikipedia.org

Kızın cansız bedenini, üzerinde bir sürü meyve olan bir palmiye ağacının yanında bulmuşlar.

tr.wikipedia.org

Bunlar infeksiyöz etkenler, mikroorganizmalar oldukları gibi parazitler veya cansız cisimler (kıymık, silika vb) de olabilirler.

tr.wikipedia.org

Cansızdır ve hücre zarı gibi seçici geçirgen değildir.

tr.wikipedia.org

Bilimsel gözlem, canlı veya cansız varlıkları herhangi bir bilgiye ulaşmak amacıyla, belirli takip metotları ve kayıt yöntemlerini kullanarak, çeşitli araçlarla veya çıplak gözle dikkatle izleme.

tr.wikipedia.org

Mohism akımı aşkı sadece canlılara değil cansız olan şeylere de uygulamayı öğütler.

tr.wikipedia.org

Canlı/cansız varlıkların bir zaman ve mekân aralığında konum değiştirmesi aslında doğrudan fiziksel bir değişime dikkat çekmektedir.

tr.wikipedia.org

Daha sonra öldürülen 10 kişinin cansız bedenleri koltuklara bağlanıp başlarına çuval geçirildi, minibüs 2 jandarmanın kontrolünde yola çıktı.

tr.wikipedia.org

Onların gözünde cansız varlıklara gösterilen hürmet bunların pagan pratikleri ile olan benzerliklerine delildi.

tr.wikipedia.org