Translations for „düşme“ in the Turkish » German Dictionary

düşme N

1. düşme Verbalsubstantiv zu düşmek:

2. düşme:

düşme

Sturz m

3. düşme (eines Rechtes):

düşme

Verfallen nt

See also düşmek

I . düşmek <-er> VB intr

1. düşmek:

düşmek -den -e

fallen von etw auf etw

düşmek -den -e

abfallen von etw auf etw

düşmek -den -e

herab-/hinunterfallen von etw auf etw

2. düşmek:

düşmek

stürzen

3. düşmek (Temperatur, Preise):

düşmek

fallen

düşmek

sinken

4. düşmek (Flugzeug):

düşmek

abstürzen

5. düşmek (Blitz, Geschoss):

düşmek -e

einschlagen in etw

6. düşmek (Gelegenheit):

düşmek

sich bieten

7. düşmek fam:

düşmek -e

landen in etw

8. düşmek (sozial):

düşmek

herunterkommen

9. düşmek:

düşmek

verarmen

10. düşmek (Pflicht, Aufgabe):

düşmek -e

zukommen auf jdn

11. düşmek:

düşmek

angebracht sein

düşmek -e

passen zu etw

12. düşmek (sehr lieben):

düşmek -e/-in üstüne

verfallen sein jdm

hasta/yorgun düşmek

krank/müde werden

birinin arkasına düşmek

hinter jdm her sein

II . düşmek <-er> VB intr (subtrahieren)

düşmek -i -den

abziehen etw von etw

Usage examples with düşme

elden düşme

Gelegenheitskauf m

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Basit indigesyon,indigestio simplex veya hazımsızlık ön midelerdeki mikroflora ve faunanın mikrobiyal dengesinin ve biyokimyasal verimliliğinin bozulması sonucu anoreksi ve süt veriminde düşme ile karekterize bir indigesyondur.

tr.wikipedia.org

O sırada bebek arabası süren tombul bir kadın kalkmakta olan gemiye binmeye çalışırken suya düşme tehlikesi geçirir.

tr.wikipedia.org

Bavul ticareti azaldı ve ülkenin cari gelirlerinde gözle görülür bir düşme meydana geldi.

tr.wikipedia.org

Gençlerbirliği'ni küme düşme potasından bir türlü çıkaramaması nedeniyle sözleşmesi tek taraflı feshedilmiştir.

tr.wikipedia.org

Tulum tulumun düşme koltuğuna sahip değilse, banyo kullanımı için tamamen çıkarılması gerekir.

tr.wikipedia.org

Ligde 12. hafta sonunda takım düşme potasından kurtulamayınca istifa etti.

tr.wikipedia.org

Bu nöbetlerde hastanın maruz kalabileceği merdivenden düşme, kişi sokakta ise trafik kazası, suda boğulma gibi tehlikeler vardır.

tr.wikipedia.org

Ancak daha sonra oda fiyatlarındaki düşme öncelikli neden olmak üzere turistlerin ilgi odağı olmaya başladı.

tr.wikipedia.org

Hamsi ve istavritte av miktarı artsa da diğer türlerde düşme görülmektedir.

tr.wikipedia.org

Tarikattan marifete geçen kişinin bu makamdan düşme endişesini taşıyarak korkuya kapılması, kendine yönelik eleştirileri sürekli canlı tutup özünü bencillikten, kin ve garezden uzak tutmasıdır.

tr.wikipedia.org