Translations for „habersiz“ in the Turkish » German Dictionary

habersiz ADJ

1. habersiz:

habersiz

ohne Nachricht

2. habersiz:

habersiz

ahnungslos

3. habersiz (Besuch):

habersiz

unangemeldet

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Havanın sağladığı oksijenin gerekli etkilerinden habersiz olmalarına rağmen, en azından daha önce yakıttan gelen maddelerle karışıma ihtiyaç olduğu şeklindeki yanlış kanıyı bırakmışlardır.

tr.wikipedia.org

Bandrol olmayan ürün telif hakkına sahip fikir ya da eser sahibinden habersiz, hiçbir denetim olmadan üretilir ve satılır.

tr.wikipedia.org

Cooney tekrar aynı oyun salonuna gelir fakat işte şimdi on üçüncü bölümü geçecektir ancak başına geleceklerinden habersizdir.

tr.wikipedia.org

Kızlarının gönül ilişkilerinin hareketliliğinden habersiz bir şekilde, onlara münasip kısmetler bulmak ister.

tr.wikipedia.org

Kaderin onlara hazırladığı kötü sürprizlerden habersiz başladıkları gün art arda gelen kötü haberle yıkılırlar.

tr.wikipedia.org

En ironik olansa her kadının, diğer ikisinin kaderi hakkında bilgiye sahip iken, kendi kaderinden habersiz olmasıdır.

tr.wikipedia.org

Evin erkeklerinin birbirlerinden habersiz benzer düşünceler geçer aklından.

tr.wikipedia.org

Irma onun yorgunluğundan habersiz olduğundan onun tavırlarını yanlış anlar ve onun başka bir kadınla birlikte olduğunu sanır.

tr.wikipedia.org

Arbitrajın oluşabilmesi için iki piyasanın birbirinden habersiz olması gerekir fakat günümüzde mükemmel piyasa koşullarına yaklaşılmakta olduğundan arbitraj gün geçtikçe zorlaşmaktadır.

tr.wikipedia.org