Translations for „hakikat“ in the Turkish » German Dictionary

hakikat <-ti> N

1. hakikat:

hakikat

Wahrheit f

2. hakikat:

hakikat

Realität f

hakikat

Wirklichkeit f

3. hakikat:

hakikat

Treue f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Biyografide okur yazar olmayan ancak yaşadığı ilke coğrafyadaki varlığıyla ilahi hakikate ulaşan kutsal bir insan olarak tasvir eder.

tr.wikipedia.org

Bu yolla hakikatin realist ve anti-realist tasavvuru arasındaki çatışma; doğruların bilinebilirlik, elde edilebilirlik anlamında epistemik erişebilirliğine yönelttikleri karşı koyuşlarda kendini gösterir.

tr.wikipedia.org

Yalan olmayan, doğru olan şey, hakikat olarak da tanımlanabilir.

tr.wikipedia.org

O sadece bilineni anımsatmakta ve hakikati tekrar buldurmaktadır.

tr.wikipedia.org

Dakini’ler genel itibarıyla açık ve güzel betimlenmesine rağmen gerçek cinsiyetleri yoktur; ancak bununla birlikte doğanın ve hakikatin sembolüdürler.

tr.wikipedia.org

Alnındaki üçüncü bir göz ise yüce hakikati anlamaya yarar.

tr.wikipedia.org

Kur'ân hakikatleri, ilim ve tekniğin dili ile asrın idrakine uygun bir biçimde açıklanmıştır.

tr.wikipedia.org

Nietzsche ilerleme, özgürlük ve hakikat kavramlari gibi temel aydınlanmacı kavramları sorunsallaştırmış ve çoğu yerde yadsımıştır.

tr.wikipedia.org

Kimileri küçük sırları çıraklık sırları, büyük sırları kalfalık sırları, hakiki (hakikata ait) sırları da ustalık sırları olarak adlandırır.

tr.wikipedia.org

Tanrı'nın isteği “her tür insanın hakikatle ilgili tam bilgi edinmesi ve kurtulmasıdır” (2:4).

tr.wikipedia.org