Translations for „işkence“ in the Turkish » German Dictionary

işkence N

işkence

Folter f

işkence aleti

Folterwerkzeug nt

işkence etmek -e

foltern jdn

işkence görmek

gefoltert werden

Usage examples with işkence

işkence görmek

gefoltert werden

işkence aleti

Folterwerkzeug nt

işkence etmek -e

foltern jdn

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Otopsi raporuna ve cenazesinin fotoğrafını çeken İngiliz hemşireye göre bilinci açıkken işkenceye maruz kalarak öldürülmüştür.

tr.wikipedia.org

Yaklaşık 36 isyancı tutuklandı ve bazı haberlere göre yakınları gözaltına alındı ve işkence gördü.

tr.wikipedia.org

Eylül 1986'da ülkesine döndüğünde tutuklandı ve işkence, adam öldürmek, yamyamlık, zimmetine para geçirmeyi de içeren çeşitli suçlardan yeniden yargılandı.

tr.wikipedia.org

Levan'ın kırk altı yıllık hükümdarlığı boyunca çeşitli barbarlık, uzuv kesme ve işkence yöntemleri uyguladığı bilinmektedir.

tr.wikipedia.org

Acımasız işkence, dayak ve açlık altında iş arkadaşlarının hayatını karıştırmak veya tehlikeye atmak için kabul etmeyi kararlı bir şekilde reddetti.

tr.wikipedia.org

Toplama kamplarında işkence, zevk için öldürme, aç köpekleri insanlara saldırtma gibi suçlamalarla yargılanmakla beraber binlerce insanın gaz odalarına gitmesinden sorumlu tutulmuştur.

tr.wikipedia.org

Jokerler genel merkezinde bir kadını cinsel ilişkiye zorlamak dahil işkence yapmakla suçlanıyordu.

tr.wikipedia.org

Bu eğitime tabi tutulan kişi çok ağır işkencelere maruz bırakılır, yiyecek ve su çok az verilir, dondurucu soğukta ve aşırı sıcakta yaşamaya alıştırılır.

tr.wikipedia.org

James’in, cadılıkla suçlanan kadınların işkencelerini bizzat denetlediği bilinmektedir.

tr.wikipedia.org

Kırbaçlandılar, ateşle işkence gördüler ve nihayetinde başları kesildi.

tr.wikipedia.org