Translations for „kütük“ in the Turkish » German Dictionary

kütük <-ğü> N

1. kütük:

kütük

Register nt

2. kütük:

kütük

Baumstumpf m

3. kütük:

kütük

Holzklotz m

4. kütük:

kütük

Weinstock m

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Seyirci oyunda canlı aksesuar olarak iskemle, masa, kütük olabilir.

tr.wikipedia.org

Bu yöntemde, her risk için belirlenmiş ve risk kütüğünde yer verilmiş olan kontrol faaliyetlerinin uygulanması suretiyle risklerin kabul edilebilir seviyelerde tutulması amaçlanır.

tr.wikipedia.org

Ayrıca madencilik, ormanların kütük için kesilmesi, trol kullanımı ve şehirdışı alanların ikâmet için kullanımı da önemli sebepler arasındadır.

tr.wikipedia.org

Bu mantar, yaz başından sonbahar sonlarına kadar özellikle yapraklı ağaçların kütükleri üzerinde gruplar halinde ortaya çıkar.

tr.wikipedia.org

Hurma kütüklerinden sütunları, hurma dallarından çatısı, taşlardan duvarları vardı.

tr.wikipedia.org

O dönemde nüfus kütüğü kaydı olmaması ve Şebinkarahisar’da meydana gelen yangında diğer belgelerin yanması o döneme ait kesin bilgilere ulaşılmasını engellemiştir.

tr.wikipedia.org

Kütük, kalın ve kabaca kesilmiş ağaç gövdesine denir..

tr.wikipedia.org

Böylece ateşin el değmeden tüm üst üste dizili kütükler yanıp kül olana kadar sürmesi sağlanabilir.

tr.wikipedia.org

Tapu kütüğü, eşya(taşınmaz) üzerindeki ayni hak (tescil, şerh gibi kayda bağlanan)ilişkilerini gösteren resmi bir kütüktür.

tr.wikipedia.org

Taşınmaz eşyalarda intifa hakkı tapu kütüğüne tescil anında doğarken taşınır eşyalarda sözleşmede aksine bir hüküm yoksa sözleşme anında hakkın doğduğu kabul edilir.

tr.wikipedia.org