Turkish » German

Translations for „kalıplaşmış“ in the Turkish » German Dictionary (Go to German » Turkish)

kalıplaşmış

kalıplaşmış
kalıplaşmış
kalıplaşmış iyelik GRAM

kalıplaşmış

User Entry
kalıplaşmış

Usage examples with kalıplaşmış

kalıplaşmış iyelik GRAM

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish
Genellikle filmdeki oyunculuk övüldü fakat senaryosu, kalıplaşmış hikâyesi ve ilerleme hızı kritik eleştirilere maruz kaldı.
tr.wikipedia.org
Tekrar tekrar yapılan, kalıplaşmış, ne hoşlanılan-zevk alınan ne de doğal olarak sonuçta olması gereken işe yarayacak tutum ve davranışlardır.
tr.wikipedia.org
Kalıplaşmış düşünceler nedeniyle de tıbbi hatalar meydana gelebilir.
tr.wikipedia.org
Türkçede deyim, evrensel deyim gibi, genellikle gerçek anlamından az çok ayrı, kendine özgü bir anlam taşıyan kalıplaşmış söz kümesidir.
tr.wikipedia.org
Ekonomi kurumu, toplumda ürün ve hizmetlerin sağladığı kalıplaşmış sosyal davranışlardan oluşur.
tr.wikipedia.org
Irk ilişkilerine ilişkin en önemli sosyal psikolojik bulgulardan biri, kalıplaşmış grupların üyelerinin bu kalıp yargıları içselleştirmeleri ve dolayısıyla çok çeşitli zararlı sonuçlara maruz kalmalarıdır.
tr.wikipedia.org
Diksiyon aracı gereksiz kelime kullanımını, basmakalıp sözleri, kalıplaşmış ifadeleri ve yanlış kullanılmış sözcük gruplarını kontrol ediyordu.
tr.wikipedia.org
Mantralar, psikolojik ve enerjik etki sağlayan sanatsal, kalıplaşmış hecelerdir.
tr.wikipedia.org
Bu kalıplaşmış yalınlık düşüncesi ve pek değer verilmeyen mutfak olgusu nedeniyle mutfaklar uzun bir dönem -köle ya da özgür- yalnızca kadınların tekelinde kaldı.
tr.wikipedia.org
Bu durum, eklerin kalıplaşmış bir hâlde yazılmasından kaynaklanmaktadır.
tr.wikipedia.org

Would you like to add some words, phrases or translations?

Just let us know. We look forward to hearing from you.

Choose your language Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe