Translations for „kalkan“ in the Turkish » German Dictionary

kalkan N

kalkan

Schild m

kalkan (balığı)

Steinbutt m

kalkan (balığı)

kalkan (balığı)

Steinbutt m

kalkan bezi ANAT

kalkan bezi

Schilddrüse f

Usage examples with kalkan

kalkan (balığı)

Steinbutt m

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bunlar üst yapıda pivot yuvalarına monte edilmişti ve silah kalkanlarıyla korunuyordu.

tr.wikipedia.org

Bu konektör serisinin tüm erkek konektörleri (fişleri), fişin ve soketin eşleşebileceği yönü sınırlayan, çentikli 13.2 mm çaplı bir metal kalkan içerir.

tr.wikipedia.org

Opportunity meteoritle tamamen şans eseri karşılaşmıştır; meteorit gezginin çıkarmış olduğu ısı kalkanının hemen yakınındaydı.

tr.wikipedia.org

Ana silahlar, 76 mm kalınlığında silah kalkanları tarafından korunuyordu.

tr.wikipedia.org

Sevgilisi başkalarıyla karşılaşıyor, kılıç ve kalkanla enerjik bir savaş başlatıyor gibi görünüyor.

tr.wikipedia.org

En eskisi duvara asılacak karma ortamdan yapılmış kalkan benzeri formlardı.

tr.wikipedia.org

Büyü bir çeşit mutluluk kalkanıdır ve yapmak oldukça zordur.

tr.wikipedia.org

Akşam, oradan geçmekte olan bir yük treninin kısa süre durup kalkan olması sayesinde birçok madenci ve ailesi kamptan kaçmayı başardı.

tr.wikipedia.org

Armada bir dağda kalkan ve mızrak taşıyan bir birkebeiner gözüküyor.

tr.wikipedia.org

Bu, mürettebatın çalışma koşullarını iyileştirdi ve aynı zırh kalınlığına sahip daha küçük, daha hafif bir top kalkanına izin verdi.

tr.wikipedia.org