Translations for „umut“ in the Turkish » German Dictionary

umut <-du> N

umut

Hoffnung f

umut

Zuversicht f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Dempsey, 16 yaşındayken kendisi için daha iyi bir hayata başlamak umuduyla evini bıraktı.

tr.wikipedia.org

Jackson bunun yeni milenyumun başlarında olacağını umut ediyordu.

tr.wikipedia.org

Kiralanan kayıklarla dere boyunca gezinenler birbirine selam verir, aileleriyle gelen aşıkların gözleri birbirini görme umuduyla etrafta fır dönerdi...

tr.wikipedia.org

Lillard, 6. maçta 32 sayı atarak maçın 119-108 kazanılmasında büyük bir rol oynadı ve seriyi 3-3'e getirerek umutları son maça taşıdı.

tr.wikipedia.org

Bazıları tüm varlıklarını hibe etmiş olan binlerce izleyici umutla bekledi.

tr.wikipedia.org

Yeni ilan edilen ülkenin anayasası olması umuduyla hazırladıkları bu çok önemli metin birçok ülkenin anayasasına esas olarak alınmıştır.

tr.wikipedia.org

Bu iki film de yönetmene "umut veren yeni yönetmen" ödüllerini kazandırdı.

tr.wikipedia.org

Beenhakker 1991 yılında görevi bırakınca umut vaaden bir genç teknik adam olarak takımın başına getirilmiştir.

tr.wikipedia.org

Beyaz perdede daha çok toplum kurbanı olmuş, dışlanmış, yenik insanları ve hayatın mahvettiği, tutunma umudunu yitirmiş toplum dışı serserileri başarıyla canlandırdı.

tr.wikipedia.org

Gelecek için büyük umutlar vadeden projelere olumlu bakılır.

tr.wikipedia.org