Turkish » German

I . iyi ADJ

1. iyi:

iyi
gut

2. iyi:

iyi
gesund

3. iyi:

iyi
gutmütig

4. iyi (Anzeichen):

iyi
günstig

5. iyi (Zeit):

iyi
schön

6. iyi (Zurechtweisung):

iyi
ordentlich

7. iyi (Schulnote):

iyi
gut

8. iyi (Ernte):

iyi
reichlich

II . iyi ADV

1. iyi:

iyi
gut

2. iyi:

iyi
recht, schön

iyi niyetli

iyi değil

User Entry

iyi değil

User Entry

Usage examples with iyi

daha iyi
(noch) besser
en iyi
beste(r, s)
iyi akşamlar!
guten Abend!
iyi huylu A. MED
gutartig
iyi kalpli
gutherzig
iyi geceler!
gute Nacht!
iyi gelmek
gut bekommen
iyi günler!
guten Tag! (Abschiedsgruß)
iyi kalplilik
Gutmütigkeit f
iyi ki
erfreulicherweise
iyi niyetle
in gutem Glauben
iyi niyetli
wohlwollend
iyi yolculuklar!
gute Fahrt!
benim iyi bir tanıdığım
ein guter Bekannter von mir
çok daha iyi
wesentlich besser
daha iyi/kötü ya
umso besser/schlimmer
ne kadar iyi!
wie gut das ist!

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish
Beynin sol yarım küresinin; yazma, konuşma, matematiksel hesaplama ve okumada daha iyi olduğu düşünülmekle beraber aynı zamanda burası dil için de birincil alandır.
tr.wikipedia.org
Eğitimin asıl önemsediği ve eğitim hakkında yapılan bilimsel araştırmaların asıl odaklandığı nokta savaşta emirleri sorgulamadan kabul edecek itaatkar askerler yetiştirmenin en iyi yolunun ne olduğuydu.
tr.wikipedia.org
Performansı fena olmasa da yaşıtlarına göre pek iyi bir işlemci değildir.
tr.wikipedia.org
Nedensiz sonuç olmayacağına, her şeyde iyi bir taraf olduğuna ve olayların başka türlü olamayacağına inanır.
tr.wikipedia.org
Eğer görüngü açıklamada ve öngörmede eski bir kuramdan daha iyi yeni bir kuram varsa yeni kuramın gerçekliği daha iyi açıkladığı inancında haklı olur.
tr.wikipedia.org
Teknik olarak hız koşusu sayılmakla birlikte, orta mesafe koşuları hız ve dayanıklılığın iyi bir taktik anlayışıyla birleştirilmesine dayanır.
tr.wikipedia.org
Kürtlerin aslında hiçbir yönü ile komşu halklardan geri olmadığını yalnızca birlik ve iyi yöneticilerden yoksun olduğunu savunur.
tr.wikipedia.org
Isles ise; tam tersine bakımlı, düzenli ve işini çok iyi yapan biri olarak tanımlanır.
tr.wikipedia.org
Küçüktü, bakımı kolaydı ve bacakları özellikle elektrik akımına karşı diğer adaylar arasından açık ara en iyi tepkiyi verendi.
tr.wikipedia.org
Kitaplar ona 6000 talent'e mâlolmuştu; ayrıca ona kendisini kalabalıklardan gizlemesini çünkü bir gün iyi bir yurttaş tarafından mızrakla kalbinden vurularak öldürüleceğini söylediler.
tr.wikipedia.org

Would you like to add some words, phrases or translations?

Just let us know. We look forward to hearing from you.

Browse the dictionary

Turkish

Choose your language Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe
Browse the dictionaries
Most popular