Translations for „boyun“ in the Turkish » German Dictionary

boyun <-ynu> N

1. boyun:

boyun

Hals m

2. boyun:

boyun

Nacken m

Phrases:

boyun

Flaschenhals m

boyun eğmek

nachgeben

boyun kökü

Genick nt

boynunu vurmak

enthaupten

boynunu bükmek

den Kopf hängen lassen

boyun bağı

boyun bağı

Krawatte f

Usage examples with boyun

boyun eğmek

nachgeben

boyun kökü

Genick nt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bu alanlar plazmayı sınırlar ve sadece 20.000 kilometre fotosfer yukarıda bulunan koronal hunilerin dar boyunlarına içine taşırlar.

tr.wikipedia.org

Kısa bir boyun ve büyük bir kafatası (makrosefali) vardır.

tr.wikipedia.org

Boynun kenarında beyaz bir yaması ve beyaz bir boğazı vardır.

tr.wikipedia.org

Diğer grup, macrauchenioideanlar, uzun boyunları ve uzuvları ve neredeyse eşit üç parmaktan oluşan geniş ayakları ile her zaman deve benzeri olarak tanımlanır.

tr.wikipedia.org

Erkeklerin takıları boyunlarına taktıkları hemayil ve köstekli saattir.

tr.wikipedia.org

Savaşı kazandıktan sonra, mağlup tarafa kendi atını boynundan vuranın kim olduğunu sordu.

tr.wikipedia.org

Bu dönemin tabakalarında bulunan mezarlarda gömütler hocker tarzı yatırılmış, yanlarına pişmiş toprak kaplar bırakılmıştır ve boyunları hizasında taş, kemikten kolyeler bulunmuştur.

tr.wikipedia.org

Sırt veya boyundaki morluklar, boyun ağrısı veya kollara yayılan ağrı, servikal omurga yaralanmasının belirtileridir.

tr.wikipedia.org

Durgunluk, yavaş hareket, yemleri çiğnememek, boyun kaslarında gerginlik, dudaklarda titreme ve yutma zorluğu en önemli semptomlardır.

tr.wikipedia.org

Kucağında ve omzundaki üç ejderha ile onu gören takipçileri boyun eğer.

tr.wikipedia.org