Translations for „engel“ in the Turkish » German Dictionary

engel N

1. engel:

engel

Behinderung f

engel

Hindernis nt

2. engel SPORTS:

engel

Hürde f

engel olmak -e

behindern etw/jdn

engel balığı

engel balığı

Makrele f

kutup engel ELEK

kutup engel

Depolarisator m

Usage examples with engel

aşılmaz engel

unüberwindliches Hindernis

engel olmak -e

behindern etw/jdn

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kapıdan çıkmak, yol kenarları gibi olası engelleri hissetmek için kişinin ayaklarını karıştırması meselesi haline geldi.

tr.wikipedia.org

Alves, 64. dakikada oyuna dahil oldu ancak takımının uzatmalarda yenilmesine engel olamadı.

tr.wikipedia.org

Diğer bir örnek ise oyuncu otoyolda ilerlerken önüne arabalardan bir engel çıktığında yer çekimi silahı ile arabaları itebilir.

tr.wikipedia.org

Bunu yaparak başkalarının bu bölgeyi artık sahte tapınma amaçlı olarak kullanarak, çocuklarını kurban olarak sunmalarına engel olmaya çalıştı.

tr.wikipedia.org

Kullanıcı arayüzü sürücüler için tasarlanmıştır ve harita verileri dönüş kısıtlamaları, fiziksel engeller ve tek yönlü sokaklar gibi 260 özelliğide içerir.

tr.wikipedia.org

Serbest bırakıldığında kulak tıkacı kanalı kapatana kadar genişler ve kulak zarına ulaşabilecek ses titreşimlerini engeller.

tr.wikipedia.org

Yaylada ağaç yoktur, dikilen ağaçlar kışın karların, evlerin yarısına kadar çıkması ile ağaçların yetişmesini engeller.

tr.wikipedia.org

Oyuncu, gitmesi gereken yolda birçok engel ve çözmesi gereken bulmacalarla karşılaşır.

tr.wikipedia.org

Mekaniği oluşturan ve tüm parçaları bağlayan vida ve somunları her 2 haftada bir kontrol ederek meydana gelen vibrasyon gibi faktörlerden gevşemelerine engel olmaya çalışınız.

tr.wikipedia.org

Bundan, herhangi bir engel olmaksızın hareket eden cismin yatay düzlemde sabit bir hızla düz bir çizgide hareket edeceği sonucuna varmıştır.

tr.wikipedia.org