Translations for „iflas“ in the Turkish » German Dictionary

iflas N

1. iflas:

iflas

Bankrott m

iflas

Konkurs m

iflas

Pleite f

2. iflas fig:

iflas

Zusammenbruch m

iflas etmek

Bankrott machen

iflas etmek fig

zusammenbrechen

Usage examples with iflas

iflas etmek

Bankrott machen

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bu, bankayı nakit tükenene kadar istikrarsızlaştırabilir ve böylece ani iflasla karşı karşıya kalabilir.

tr.wikipedia.org

Mali yönden iflasın önüne geçebilmek adına kral, o döneme değin vergiden muaf tutulmuş soylular sınıfının maddi desteğine, yeni bir vergi düzenlemesine ihtiyaç duyar.

tr.wikipedia.org

Hope, elması aldıktan kısa bir süre sonra iflas etti.

tr.wikipedia.org

Ancak kayıplar devam ederken, operasyonlar 1994'te aniden durduruldu ve havayolu iflas etti.

tr.wikipedia.org

Babası kurduğu işte iflas ettikten sonra ailesi ciddi bir geçim sıkıtısı içine düştü.

tr.wikipedia.org

Bankalara yüklü miktarda borcu olan bu okulu iflas ve kapanmaktan kurtarmak da yine bu öğrencilere düşecektir.

tr.wikipedia.org

Kendisi sekiz yaşındaken babasının iflas etmesi üzerine ailesinin değişen yaşantısına uymakta büyük güçlük çekti.

tr.wikipedia.org

Hayatı boyunca mali açıdan iflas etti ve karısının sağlık durumunun kötü olması daha da kötüleşti.

tr.wikipedia.org

Oluşan maliyet, kulübü iflasın eşiğine getirdi ve mülkün müteahhitlere satıulmasıyla sonuçlandı.

tr.wikipedia.org

Recep, ayağını yorganına göre uzatmadığı için iflas etti.

tr.wikipedia.org