Translations for „statik“ in the Turkish » German Dictionary

I . statik <-ği> ADJ

statik PHYS

statisch

statik PHYS

beständig

statik WIRTSCH

nicht expandierend

II . statik <-ği> N

statik

Statik f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Benzer şekilde, kullanıcı tercihlerine göre görünümü ve içeriği filtrelemek, sayfaların statik bir yapı yerine dinamik hale gelmesi gibi özellikler web yazılımları tarafından sağlanır.

tr.wikipedia.org

Manyetizma statik yükler taşıyan moleküllerin yönlendirilmiş hareketler sonucundan olabilir.

tr.wikipedia.org

Günlük hayattaki çoğu statik elektrik durumu sürtünme ile elektriklenme çeşididir.

tr.wikipedia.org

Bunun yanında fizikte, hidrostatik,statik ve kaldıraç prensibinin temellerini attığı bilinmektedir.

tr.wikipedia.org

Statik çözelti kültüründe bitkiler cam kavanoz, kap, kova, küvet veya tank gibi besin çözeltisi konulan çeşitli kaplarda yetiştirilir.

tr.wikipedia.org

Statik deliklerden gelen statik basınç ise diyaframın statik basınç oranında daralmasını sağlar.

tr.wikipedia.org

Dışarıdaki elektrik alan içeri etki edemez, mesela yıldırımlar gibi statik elektrik boşalmaları iletkenlerden geçer ve içeri sıçramaz.

tr.wikipedia.org

Araştırmaları sicim teorisi, kuantum kozmolojisi, kuantum statik mekaniği ve kuantum alan teorisini içerir.

tr.wikipedia.org

Statik kalıplar (natürmort), tekrar eden kalıplar ("osilatör" natürmortun üst kümesi) aynı yönde kendilerini çeviren kalıplar (uzay gemisi) gibi birçok farklı türde kalıp hayat oyununda gerçekleşir.

tr.wikipedia.org

Bu statik, statik boşalma ya da statik fitiller ile deşarj edilebilir.

tr.wikipedia.org