Translations for „ileri“ in the Turkish » German Dictionary

I . ileri ADV

ileri

nach vorne

II . ileri INTERJ

ileri

vorwärts!

III . ileri ADJ

1. ileri:

ileri

vordere(r, s)

2. ileri:

ileri

spätere(r, s)

3. ileri (Uhr):

ileri

vorgehend

4. ileri:

ileri

fortschrittlich

IV . ileri N

1. ileri:

ileri

weiterer Verlauf

2. ileri fig:

ileri

Zukunft f

ileri gelen

angesehen

ileri gelmek -den

herrühren von etw

ileri gitmek

Fortschritte machen

ileri gitmek fig

zu weit gehen (Uhr)

ileri gitmek fig

vorgehen

ileri sürmek

nach vorne schieben (Idee)

ileri sürmek -i

zur Sprache bringen etw

ileri gelen

ileri gelen → ileri

See also ileri

I . ileri ADV

ileri

nach vorne

II . ileri INTERJ

ileri

vorwärts!

III . ileri ADJ

1. ileri:

ileri

vordere(r, s)

2. ileri:

ileri

spätere(r, s)

3. ileri (Uhr):

ileri

vorgehend

4. ileri:

ileri

fortschrittlich

IV . ileri N

1. ileri:

ileri

weiterer Verlauf

2. ileri fig:

ileri

Zukunft f

ileri gelen

angesehen

ileri gelmek -den

herrühren von etw

ileri gitmek

Fortschritte machen

ileri gitmek fig

zu weit gehen (Uhr)

ileri gitmek fig

vorgehen

ileri sürmek

nach vorne schieben (Idee)

ileri sürmek -i

zur Sprache bringen etw

ileri gelenler

ileri gelenler

Prominente pl

ileri gelenler

Notablen pl

ileri gelenler

(Partei)Größen pl

şehrin ileri gelenleri

Stadtväter pl

Usage examples with ileri

ileri gelen

angesehen

ileri fikirli

fortschrittlich

ileri gitmek

Fortschritte machen

ileri sürmek

nach vorne schieben (Idee)

ileri gelmek -den

herrühren von etw

şehrin ileri gelenleri

Stadtväter pl

ileri sürmek -i

zur Sprache bringen etw

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bu adım sonrasında elde edilen metal, hammadde olarak kullanılabileceği gibi, daha ileri rafinasyon işlemlerinde de kullanılabilir.

tr.wikipedia.org

Aracın arkasına monte edilen motoru 5 ileri ve bir geri den oluşan vites kutusu tamamlıyordu.

tr.wikipedia.org

Bu kritik sıcaklığa yaklaştıkça kademeli olarak zayıflayan bir çeşit bağlanma enerjisi durumu olduğunu ileri sürer.

tr.wikipedia.org

Bu genişlik kol ileri uzatıldığında yaklaşık olarak serçe parmağın kalınlığına denktir.

tr.wikipedia.org

Canlıların evrimi konusundaki çalışmaların İslam itikatını sarsacak bir durum olmadığını ama İsa'yı tanrı olarak kabul eden kilise inancını dinamitleyen bir durum olduğunu ileri sürer.

tr.wikipedia.org

Tedavisi, erken evrelerde ameliyat, ileri aşamalarda kemoterapi ve radyoterapidir.

tr.wikipedia.org

Lister, bu mikroorganizmaların aynı zamanda yara infeksiyonlarına da sebep olduğunu ileri sürdü ve dolayısıyla yaralar, bu tesirlerden uzak tutulursa aynı zamanda infeksiyonlardan da uzak tutulacaktı.

tr.wikipedia.org

Astronominin son derece ileri olduğu bu merkezde "tropikal yıl"ın süresi saptanabiliyordu, takvim konusunda günümüzde kullanılanlar kadar kesin sonuçlar verecek sistemlere ve tutulma tablolarına sahip bulunuyorlardı.

tr.wikipedia.org

Bertalanffy’nin biyoloji teorisi altında yapmış olduğu çalışmaların sonucu; günümüzde durağan olmayan yapıları ve öz örgütlenmenin dinamiklerini inceleyen modern sistem teorilerinin gelişimini ileri itmiş olmasıdır.

tr.wikipedia.org

Düşük bir gümrük resmi ödemenin bile ticaretlerini berbat edeceğini ileri sürdüler.

tr.wikipedia.org