Translations for „önayak“ in the Turkish » German Dictionary

önayak

önayak etmek -i-e

jemanden bewegen zu

önayak olmak -de

die Initiative ergreifen in, bei dat

Usage examples with önayak

önayak etmek -i-e

jemanden bewegen zu

önayak olmak -de

die Initiative ergreifen in, bei dat

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Yeni yönetim, taraftarların fikirlerini öğrenmek ve kulüp hakkındaki kararların verilmesinde taraftarların da fikirlerini almak doğrultusundaki çalışmalara da önayak oldu.

tr.wikipedia.org

Bu metotlar genelde alışılmış denetim ve uyum süreçlerini teşvik eden proje yönetim işlemlerine önayak olurlar.

tr.wikipedia.org

Karınca kolonileri tarafından başarı ile kullanılan teknikler bilişim ve robotik alanında araştırılmış ve problemleri çözmek için dağınık ve hata toleranslı sistemler oluşturulmasına önayak olmuştur.

tr.wikipedia.org

Kadı bu işe önayak olan Şeyh ile birkaç elebaşıyı cezalandırmış ve şehrin yeniden imarına başlanmıştır.

tr.wikipedia.org

Ancak, bu önayak yapısının değişime uğrayarak kanada dönüşmesi birkaç omurgalı kladında bağımsız ve paralel olarak meydana gelmiştir.

tr.wikipedia.org

Gregorius önayak olduğu reform hareketlerine coşkulu biçimde dahil olmuştur.

tr.wikipedia.org

Omurgalıların önayak yapısının ortak bir kökeni vardır ve dolayısıyla ıraksak evrim gösterirler.

tr.wikipedia.org

Konya'da bulunan komutan, elindeki kuvvetlerle yiğitçe çarpışarak ayaklananları dağıtmayı ve önayak olanları tutuklamayı ve kovalamayı başardı.

tr.wikipedia.org

Poe'nun kriptografi mahareti sayesinde yarattığı sansasyon gazete ve dergilerde kriptogramların popüler hâle gelmesine önayak olmuştur.

tr.wikipedia.org