Translations for „akçaağaç“ in the Turkish » German Dictionary

akçaağaç <-cı> N

akçaağaç

Ahorn m

akçaağaç

Erle f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Dişbudak yapraklı akçaağaç genellikle sert odunlu ağaçlarla birlikte bulunur.

tr.wikipedia.org

Uzun bir süre sonra, menderes çok kavisli hale gelir ve sonunda menderesin boynu daralır ve nehir boynu kesilerek menderesleri keser ve bir akçaağaç gölü oluşturur.

tr.wikipedia.org

Parkın bitki örtüsünü genelde, akçaağaç, dişbudak, kavak, söğüt ve ıhlamur ağaçları oluşturur.

tr.wikipedia.org

Bölge ormangülü, kiraz defnesi, böğürtlen, akçaağaç ve eğrelti otu gibi bitkilerle ünlüdür.

tr.wikipedia.org

Biriktirme nihayet nehir kanalından ayrıldığında, bir akçaağaç gölü oluşur.

tr.wikipedia.org

Akçaağaç şekeri ile ikame edilebilir ve tariflerde akçaağaç şekeri ile ikame edilebilir.

tr.wikipedia.org

Rezerv, ormangülü, kiraz-defne, böğürtlen, akçaağaç, eğrelti otu vb.

tr.wikipedia.org

Genelde kızılağaç gövde, akçaağaç sap ve akçaağaç klavye kombinasyonuyla üretilir.

tr.wikipedia.org

Sonraki üç yıl boyunca caddeye büyük bir çeşme kuruldu ve akçaağaç ve akasya ağaçları da yol boyunca odikildi.

tr.wikipedia.org

Porsuk ayrı bir koruluk olarak büyür ve koruluk içinde nadir de olsa akçaağaç, dişbudak, ıhlamur ve diğer ağaçlar görülür.

tr.wikipedia.org