Translations for „daldırma“ in the Turkish » German Dictionary

(Go to German » Turkish)

daldırma N

1. daldırma Verbalsubstantiv zu daldırmak:

2. daldırma (einer Pflanze):

daldırma

Ableger m

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bu erişteler, yaz aylarında daldırma sosu ile soğutulmuş, daha soğuk olduğu zamanlarda ise sıcak yemekler ve çorbalarda servis edilir.

tr.wikipedia.org

Sıcak et suyu ile veya daldırma sos (tsuyu)ile soğuk olarak servis edilebilir.

tr.wikipedia.org

Tütün daldırma kullanıcılarının sigara içenlere göre kanser riskiyle daha az karşı karşıya olduğuna inanılmaktadır, ancak yine de tütün ürünü kullanmayanlara göre daha büyük risk altındalar.

tr.wikipedia.org

Kuvertür; daldırma, kaplama, kalıplama ve süsleme işlemleri için profesyoneller tarafından kullanılır.

tr.wikipedia.org

Gözenekli çömlek ile ayrılmış, sülfürik asit ve nitrik asit batırılmış bir platin katot daldırma, çinko anot kullanılmasını oluşturmaktadır.

tr.wikipedia.org

Bu açıdan partenogenez ile daldırma, çelik ya da tomurcukla üreme gibi doğrudan doğruya üremeleri birbirine karıştırmamak gerekir.

tr.wikipedia.org

Oyun, daldırma ve sanal alan yönüne yardımcı olacak bir dizi özellik içerir.

tr.wikipedia.org

Genellikle enfiye olarak adlandırılan daldırma tütünü de ağza konur, ancak aromalı bir tozdur.

tr.wikipedia.org

Daldırma tütünün nikotinin emilmesi için çiğnenmesine gerek yoktur.

tr.wikipedia.org

Bir başka usulde, güçlü bir havalandırma ortamında, daldırma kültür metoduyla sirke üretilirken tahta veya paslanmaz çelik fıçılar kullanılır.

tr.wikipedia.org