Translations for „ense“ in the Turkish » German Dictionary

ense N

ense

Nacken m

ense (kökü)

Genick nt

Usage examples with ense

ense (kökü)

Genick nt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Sonra alt parça burun üstünden geçirilmek suretiyle ensede bağlanırdı.

tr.wikipedia.org

Fetal ense kalınlığı ölçülürken ultrasonun hangi kesitinin kullanılması gerektiği de uzunca bir süre tartışma konusu olmuş, farklı kesitlerin duyarlılığının daha yüksek olduğu ileri sürülmüştür.

tr.wikipedia.org

Tüyleri genel olarak beyaz renklidir ancak tepesi, ensesinin arka kısmı gri kuyruğu da kahverengimsidir.

tr.wikipedia.org

Noonan sendromu, boy kısalığı, ensede düşük saç çizgisi, yele boyun, kubitus valgus, pektus ekskavatum ile kendini belli eden bir hastalıktır.

tr.wikipedia.org

Güneyde yaşayan alt türün tepe tüyleri (ensede 4 cm uzunluğuna varan ayrı tüyler) siyah renklidir; kanat üst tüyleri tarçın renklidir.

tr.wikipedia.org

Erkeklerin tepesi, ensesi, boyun yanları mavimsi gri rengi ile dikkat çeker.

tr.wikipedia.org

Boyun fleksiyonu ağrılı ancak tam hareket sağlanabiliyorsa ense sertliği yoktur.

tr.wikipedia.org

Ense sertliği veya boyun ağrısı da nispeten yaygındır.

tr.wikipedia.org

Türkçede "ense" kelimesi mecaz anlam kazanarak "ense kulak yerinde olmak, ense yapmak, ensesinde boza pişirmek, ensesine binmek, enseyi karartmak, ensesi kalın" gibi deyimlerde kullanılmaktadır.

tr.wikipedia.org

Kafatası brakisefal bir yapı gösterir; ön bölgedeki yarıktan (cranium bifidum) fışkıran bir ensefalosel vardır.

tr.wikipedia.org