Translations for „gözlü“ in the Turkish » German Dictionary

gözlü

1. gözlü:

gözlü

-äugig

kara gözlü

schwarzäugig

2. gözlü:

gözlü

… mit Fächern, Räumen etc

beş gözlü bir ev

ein Haus mit fünf Räumen

sık gözlü

feinmaschig (Sieb)

Usage examples with gözlü

kara gözlü

mit schwarzen Augen

çekik gözlü

schlitzäugig

tek gözlü

einäugig

kaşlı gözlü

… mit hübschem Gesicht

sık gözlü

feinmaschig (Sieb)

beş gözlü bir ev

ein Haus mit fünf Räumen

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Mor gözlü, siyah saçlı bembeyaz tenli çok güzel bir elf kadınıdır.

tr.wikipedia.org

Bayezid, yuvarlak yüzlü, beyaz tenli, koç burunlu, ela gözlü, kumral saçlı, sık sakallı ve geniş omuzluydu.

tr.wikipedia.org

Jaime kitapta uzun boylu, sarı uzun saçlı, yeşil gözlü ve yakışıklı olarak tasvir edilir.

tr.wikipedia.org

Kaslı, kısa tüylü, uca doğru sivrilen kuyruklu, dik kulaklı, derin ve üçgen gözlü, konveks (dışbükey) kafalıdır.

tr.wikipedia.org

Bran, son ormanın çocuklarıyla tanıştığı ve yeşil görenlerin ileri sanatını mükemmelleştirmeye başladığı yer olan üç gözlü karga inine ulaşır.

tr.wikipedia.org

Orta boylu, yuvarlak yüzlü, beyaz tenli, açık alınlı, kırmızı yanaklı, kara gözlü, çatık kaşlı, sık sakallı, geniş omuzlu olarak betimlenmiştir.

tr.wikipedia.org

Zayıf, fit vücutlu, sarışın, mavi gözlü, yakışıklı ve karizmatik bir adamdı.

tr.wikipedia.org

Dışarıdan bakıldığında Avrupai görünümlü insanlardır, genellikle açık tenli, kahverengi saçlı, kahverengi-ela gözlü ve genellikle çok uzun boylu insanlardır, kısa boylu olanlarda vardır.

tr.wikipedia.org

Hymenolaimus malacorhynchos koyu arduvaz renkli, kestane rengi lekeli göğüslü, soluk gagalı ve gözlü bir ördek türüdür.

tr.wikipedia.org

Tek bacaklı, tek kollu, tek gözlü, tek dişli, tek boynuzlu canavardır.

tr.wikipedia.org