Translations for „işitme“ in the Turkish » German Dictionary

işitme N

1. işitme Verbalsubstantiv zu işitmek:

Phrases:

işitme

Gehör nt

işitme özürlüsü

hörgeschädigt

See also işitmek

işitmek VB trans

1. işitmek:

işitmek -i

hören etw/jdn

2. işitmek:

işitmek -i

erfahren etw

Usage examples with işitme

işitme özürlüsü

hörgeschädigt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kulaklar yelkensidir; bebeklerde orta kulak infeksiyonları, ileri dönemlerde işitme sorunları olabilir.

tr.wikipedia.org

Ayrıca işitme kaybı, ve yüzde mimik kaslarının fonksiyon kaybıyla (tek taraflı) giden fasiyal sinir paralizisine sebep olabilir.

tr.wikipedia.org

Buna, ilk kablosuz sistem özellikli işitme cihazı da dahildir.

tr.wikipedia.org

Kulak kepçeleri küçüktür ve aşağıdadır; işitme sorunları vardır.

tr.wikipedia.org

Başka özelliklerden 100 bin beygir gücü, jet uçuşu, gözlerinde yüksek yoğunluklu ışıklar, ayarlanabilir işitme, anında dil çeviri, kalçalarında geri çekilebilir bir makineli tüfek özellikleri bulunuyordu.

tr.wikipedia.org

Rinne testi işitme problemlerinin kemik yolundan mı yoksa hava yolundan mı kaynaklandığını ayırt etmek için yapılan bir testtir.

tr.wikipedia.org

Corti organı, memelilerde kokleada yer alan, işitme için almaç görevi gören organ.

tr.wikipedia.org

Son olarak geliştirilen dünya ilki ise, gürültülü ortamlarda normal işitmeden daha iyi konuşma anlaşılırlığı sağlayan işitme cihazları olmuştur.

tr.wikipedia.org

Irkçılığın yanı sıra işitme engellilerin problemlerine dikkat çekmek amacıyla yapılan sessiz tezahürat ile dünyanın en büyük sessiz korosu da oluşturulmuş oldu.

tr.wikipedia.org

Beyin, vücuttaki reseptörlerden girdi alır (örneğin, somato-duyusal sistem, görsel sistem, işitme sistemi vb.), bu reseptörler beyne bir bilgi kaynağı sağlar.

tr.wikipedia.org