Translations for „kararlı“ in the Turkish » German Dictionary

kararlı ADJ

kararlı

entschlossen

kararlı

entschieden

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Fenol kırmızısı normal koşullarda kararlı, kırmızı renkte bir kristal halindedir.

tr.wikipedia.org

Richard'ın çok dikkatli ve kararlı davranışı dolayısıyla ile isyancılara ceza verilmiyeceğinin açıkça belirtmesinden sonra lidersiz kalan isyancılar dağılıp köylerine dönmeye başladılar.

tr.wikipedia.org

Pedro, güçlü siyasi ve ekonomik çıkar sahiplerinin muhalefetine rağmen, köleliğin kaldırılmasını kararlı bir şekilde uygulamaya koydu.

tr.wikipedia.org

Konstantinos çok kararlı hareket ederek bu birliklerin liderlerini bir toplantıya çağırdı ve gelenler yakalanarak idam edildiler.

tr.wikipedia.org

O diğer seçilmiş başkanlardan çok daha farklıydı çünkü o güçlüydü ve kimseye boyun eğmeme konusunda kararlıydı.

tr.wikipedia.org

Bir emülgatör (emülsifikatör, emülsifiyer veya emüljen olarak da bilinir) bir emülsiyonu kararlı kılan, genelde sürfaktan özellikli bir maddedir.

tr.wikipedia.org

Parçacıkların odaya girmesiyle bir piston onun basıncını aniden düşürür ve sıvı süper ısıtılmış, yarı kararlı hale geçer.

tr.wikipedia.org

Mozart eğer eseri kabul edilmezse tüm besteyi ateşe atıp yakmaya kararlı olduğu bildirilmektedir.

tr.wikipedia.org

Bunun yerine şempanzeler “kararlı bir ereksellik” denebilecek bir şekilde davranıp, kendi kendilerine kutuları meyveye ulaşabilecekleri biçimde yerleştirdiler.

tr.wikipedia.org

Bunun nedeni,alanın büyüklüğü, bu alandaki materyaller ve objelerin oluşturduğu kararlı dalgalardır.

tr.wikipedia.org