Translations for „kollamak“ in the Turkish » German Dictionary

kollamak VB trans

1. kollamak:

kollamak -i

beschützen jdn

2. kollamak (Zeit, Gelegenheit):

kollamak -i

warten auf etw

3. kollamak:

kollamak -i

Umschau halten nach etw

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Akrepler yürürken etrafı kollamak üzere pedipalplerini biraz yukarıda tutarlar.

tr.wikipedia.org

Genç kadın artık çaresiz annesi ve iki kardeşini kollamak durumundadır.

tr.wikipedia.org

Böylece mahkûm bizzat kendi hareketlerini kollamak durumunda kalacaktı.

tr.wikipedia.org

Park yönetiminin temel işlevleri, 50 göçebe topluluğunun çıkarlarını aynı anda destekleyen ve bağlantılı tarihi eserlerin korunmasını sağlamak ve parkın flora ve faunasını korumak ve kollamak; ve ayrıca eko-turizmi teşvik etmektir.

tr.wikipedia.org

Böylece mahpus bizzat kendi hareketlerini kollamak durumunda kalacaktı.

tr.wikipedia.org