Translations for „oyuk“ in the Turkish » German Dictionary

I . oyuk <-ğu> N

1. oyuk:

oyuk

Hohlraum m

oyuk

Loch nt

2. oyuk:

oyuk

Rille f

II . oyuk <-ğu> ADJ

1. oyuk:

oyuk

ausgehöhlt

oyuk

hohl

2. oyuk (Augen):

oyuk

ausgestochen

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kayalık yükseltinin özellikle güneybatı yamacındaki kaya oyukları yerleşme yeri olarak kullanılmıştır.

tr.wikipedia.org

FBI, oyuk 50 cent vakasında paranın içinde bulunan numaraların sırrı çözülememiş ve paranın nereden geldiği hakkında hiçbir bilgi bulamamıştır.

tr.wikipedia.org

Tabla şeklindeki volkanlardaki lav akıntıları da yuvarlak oyuklar oluşturmaktadır.

tr.wikipedia.org

Foton olarak anılan nicel paketleri ve siyah cisim oyuğu fotonların gazını kapsayan cisimler olarak düşünülmüştür.

tr.wikipedia.org

Ekstremiteler kısadır ve eğridir; oyuk biçiminde litik lezyonlar ve değişik düzeylerde malformasyonlar içerirler.

tr.wikipedia.org

Taret düzeneği, genellikle geminin güvertesine fiziksel olarak bağlı olmayıp; sadece bir oyuk üzerinde hareket edecek biçimde tasarlanmıştır.

tr.wikipedia.org

Gündüzleri oyuklarda ve taş altlarında saklanan bu hayvanlar, avlanma işlerini gece yaparlar.

tr.wikipedia.org

Siyah cisim ışıması, oyuk ışıması aşamasında, içsel termodinamik dengeyi sağlar.

tr.wikipedia.org

Bu keselerin her biri spermaların iletimi için bir oyuk taşır.

tr.wikipedia.org

Santral oluk dümdüz olmasa da dişi mezialden distale doğru kateder ve dört adet oyuk bulundurur (mezial, santral, santral ve distal).

tr.wikipedia.org