Translations for „razı“ in the Turkish » German Dictionary

razı ADJ

1. razı:

razı

einverstanden

Phrases:

razı

befriedigt

razı olmak [veya gelmek]

einverstanden sein

razı olmak [veya gelmek] -e

sich begnügen mit etw

Usage examples with razı

razı olmak [veya gelmek] -e

sich begnügen mit etw

dünden hazır (od razı)

er brennt nur darauf

razı olmak [veya gelmek]

einverstanden sein

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Biraz isteksiz gibi görünse de, kaos içinde olduğu düşünülen eyaletlerin sorumluluğunu on yıllığına üstlenmeye razı oldu.

tr.wikipedia.org

O da annesi ve kız kardeşi kötü durumda olduğu için buna razı olmuştur.

tr.wikipedia.org

Onu orada o halde bırakmaya razı olmaz ve eve götürür.

tr.wikipedia.org

Kadınların pes etmeyip haklarını aramaları ve yazı işlerinden uzak tutulmak için kendilerini vitrine çıkaracak köşelere, görevlere hemen razı olmamaları, ısrarlı olmaları gerekiyor.

tr.wikipedia.org

Bütün dinlerin mensupları, bu çatışmanın ortaya çıkardığı temel sorunlara bakmaya ve açık seçik cevaplar aramaya razı olmalıdırlar.

tr.wikipedia.org

Babası önce razı olmasa da daha sonra oğlunun yanına on iki şövalye alıp gitmesi koşulu ile kabul eder.

tr.wikipedia.org

Bu sebepten ötürü kendimi onların istedikleri kadar hak iddia etmelerine razı ettim ve bana bırakmaya karar verecekleri şeyler için kendimi memnun edeceğim.

tr.wikipedia.org

Helen bütün olanları bir rüya zannedip razı olur.

tr.wikipedia.org

Sonunda, 1884'teki konumunu tamamen kaybetmiş, kendini iflasın eşiğinde bulmuş ve böylece düşük düzeydeki kâtiplik konumuna razı olmuştu.

tr.wikipedia.org

Yer aldığı filmle iyi bir kazanç elde ettikten sonra daha düşük bir gelire razı gelen oyuncu kendisine gelen film tekliflerini geri çevirmiştir.

tr.wikipedia.org