Translations for „sözlü“ in the Turkish » German Dictionary

sözlü ADJ

1. sözlü:

sözlü

mündlich

2. sözlü (jdm für die Ehe):

sözlü

versprochen

açık sözlü

açık sözlü

offenherzig

tok sözlü

tok sözlü

grob, barsch, derb

tok sözlü

unverblümt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Köy odaları uzun bir dönem boyunca sözlü birikimin aktarıldığı en önemli yerler olmuştur.

tr.wikipedia.org

Sözlü tarihin geleneksel biçimi kişisel yaşam öykülerinin saptanmasıdır.

tr.wikipedia.org

Birçok bilim adamı destanın sözlü gelenekle, okunmaktan çok dinlemek amacıyla oluştuğunu düşünmektedir.

tr.wikipedia.org

Spoken word, esas olarak şiirsel olduğu kadar seslendirenin estetik niteliklerine dayanan sözlü-şiirsel bir performans sanatını ifade etmektedir.

tr.wikipedia.org

Sözlü tarih bir bilimsel disiplinden çok bir bilimsel yöntemidir.

tr.wikipedia.org

Bunlar hadislerin yaklaşık iki yüzyıl boyunca sözlü olarak nakledilmesi ile ortaya çıkan sorunlardır.

tr.wikipedia.org

Kuir silinmesi (lezbiyen, gey, biseksüel, transseksüel ve aseksüel silinmeleri dahil), popüler ve bilimsel metinler de dahil olmak üzere bir sürü yazılı ve sözlü metinde bulunabilir.

tr.wikipedia.org

Sözlü kültür ortamında ve geleneksel aile yapısı çerçevesinde yer alan kadının içinde bulunduğu sosyal ve fiziksel mekânlar, annenin söylediği ninnileri etkilemektedir.

tr.wikipedia.org

Aleksios'un 12 yaşındaki imparatoriçe olarak anılan sözlüsüyle evlenip bir derece daha meşruluk kazandı.

tr.wikipedia.org

Sözlü tarih kaynakları tarihî şiirler, hikâyeler, efsaneler, mitoslar, destanlar, menkıbeler, fıkralar ve atasözleri olmak üzere çeşitlendirilebilir.

tr.wikipedia.org