Translations for „sıkıştırma“ in the Turkish » German Dictionary

(Go to German » Turkish)

sıkıştırma N

1. sıkıştırma Verbalsubstantiv zu sıkıştırmak:

2. sıkıştırma inform (von Dateien):

sıkıştırma

Komprimierung f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Geleneksel patlayıcılar, gereken sıkıştırma seviyesini sağlamak için çok zayıftır.

tr.wikipedia.org

Düğüm ipe diğer sıkıştırma düğümlerinden daha kolay atılır.

tr.wikipedia.org

Gzip gibi bir sıkıştırma programı, iletilen verileri sıkıştırmak için kullanılabilir.

tr.wikipedia.org

Bu, çember sıkıştırma teoreminin uzantıları, açıkorur dönüşümlerle ilişkiler ve uygulamalar hakkında bir araştırma telaşına yol açtı.

tr.wikipedia.org

Kalkülüste, sandviç teoremi, sandviç kuralı, polis teoremi olarak da bilinen sıkıştırma teoremi bir fonksiyonun limitiyle ilgili bir teoremdir.

tr.wikipedia.org

Oktan sayısının belirlenmesi için benzin örneği, tek silindirli özel bir deney motorunda farklı sıkıştırma oranlarında kontrollü şartlarda yakılır.

tr.wikipedia.org

Sıkıştırma ilerledikçe emilimde hızlı bir yükselme algılandı, düzeneğin dışında gama ışınlarının yoğunluğunda azalma kaydedildi.

tr.wikipedia.org

Sıkıştırma dalgaları yarattığı yüksek sesle patlama ile her 10 s birlikte bir duman sütunu üretti.

tr.wikipedia.org

Sıkıştırma oranı yükseldikçe yüksek frekans bileşenlerinin daha fazlası kaybedilir.

tr.wikipedia.org

Bu algoritma çok az sistem kullanımı ile iyi miktarda sıkıştırma sağlar.

tr.wikipedia.org