Translations for „sevdiği“ in the German » Turkish Dictionary

liebste(r, s)

en sevdiği

Leibgericht

en çok sevdiği yemek

Lieblingsschüler(in)

en sevdiği öğrencisi -in

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kurogane güç elde etmek konusunda hırslıdır ama bir gün babası sadece sevdiği insanları korumak amacıyla bu güç hırsına sahip olması gerektiğini söyler.

tr.wikipedia.org

Bir gün yine gizlice buluşurlarken basılırlar ve İffet aynen masaldaki gibi, sevdiği kadının namusunu kurtarmak için hırsız damgası yiyerek, altı ay hapse mahkûm edilir.

tr.wikipedia.org

Evlendikleri gece çok sevdiği kız kardeşine veda etmek için Şehriyar'dan müsaade ister.

tr.wikipedia.org

Geleneksel Çin kültüründe iyi aile çocukları ailelerinin sözünü dinledikleri için annesinin isteğini kıramayarak sevdiği eşini boşamak zorunda kalır ve bu ayrılık acısıyla şiirler yazmaya başlar.

tr.wikipedia.org

Gazetesi, kahvesi ve kanepesi, ailesinden sonra en çok sevdiği üç şey!

tr.wikipedia.org

Rocky doğum gününde mezarını ziyaret eder ve mezar taşında en sevdiği likörden bir şişe bırakır ve ardından oturur ve gazete okur.

tr.wikipedia.org

En sevdiği resimlerden biriydi ve birkaç kez sergiledi.

tr.wikipedia.org

Cam elyafı dışında, onun sevdiği materyallerin çoğu kötü bir şekilde yıpranmıştır, onun çoğu çalışması muhafazakârlarla muazzam bir mücadeleyi ortaya koymaktadır.

tr.wikipedia.org

Planı ikinci romanına yazmaya koyulmak ve aynı zamanda çok sevdiği kızına daha yakın olmaktır.

tr.wikipedia.org

Sevdiği yazar ve ressamların ortak faydası yoksul ve mazlumları eserlerinde duygusal olarak ele alışlarıydı.

tr.wikipedia.org