Translations for „vücutlu“ in the Turkish » German Dictionary

vücutlu

vücutlu

korpulent

vücutlu

mit einem … Körper

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Genel olarak böcekleri, örümcekleri, kırkayakları ve solucan gibi yumuşak vücutlu, küçük omurgasız hayvanları besin olarak alırlar.

tr.wikipedia.org

Tam olarak medeniyete dair bir fikir edinemeyen grup, gemilerinde büyük ve hantal vücutlu yerli bir canlı bulmalarıyla bu dünya hakkında daha çok şey öğrenirler.

tr.wikipedia.org

Kuyruksürengiller zarif vücutlu, kısa bacaklı, küçük yırtıcı hayvanlardır.

tr.wikipedia.org

Polip vücutlu bu canlıların mineral maddelerinden karışmış boynuzsu iskeletlerine de mercan denir.

tr.wikipedia.org

Guguk kuşu, iri vücutlu olmasına rağmen, yumurtası küçüktür.

tr.wikipedia.org

Zayıf, fit vücutlu, sarışın, mavi gözlü, yakışıklı ve karizmatik bir adamdı.

tr.wikipedia.org

Kırmızı yüzlü, büyük yanaklı, kirpikleri ve sakalları çok seyrek, belden yukarısı kısa, bacakları uzun, dolgun vücutlu insanlardır.

tr.wikipedia.org

Teriyerler genellikle yağsız vücutlu, köşeli çeneli ve derin gözlüdür.

tr.wikipedia.org

Basileios kısa boylu, toplu vücutlu, yuvarlak yüzlü, gür sakallı, yüksek ve çok kavisli kaşları altında alışılmamış kadar parlak açık mavi gözleri olan bir kişiydi.

tr.wikipedia.org

Yakışıklı ve güzel bir görünüme sahip ve düzgün vücutlu bir ırk olan elfler, gururlu ve parlak fikirlidir.

tr.wikipedia.org