German » Turkish

Translations for „yapmasını“ in the German » Turkish Dictionary

(Go to Turkish » German)

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish
Bu koruma, bir çocuğu cinsel bir eylemde bulunmaya zorlamayı, çocukların fahişelik yapmasını ve pornografik malzeme olarak kullanılmasını yasaklamayı kapsar.
tr.wikipedia.org
Bu eşyalar giyildikleri sürece kahramanın temel özellik puanlarını artırabileceği gibi hareket puanını artıran, engellerin üzerinde uçmasını sağlayan, belirli bir büyüyü yapmasını sağlayan eşyalar da olabilir.
tr.wikipedia.org
Hileli saldırı modu, oyuncuların belirli bir seviyede bir dizi hile yapmasını gerektirir.
tr.wikipedia.org
Hazinesine gelen vergi gelirleri harcamalarına yetişmediği için devlet idarecilerine kısıntılar yapmasını tavsiye etmiş ama sonradan kendine gelir sağlamak icin gayet çok sayıda malikane yapılmak üzere "ikta" arazileri yaratmıştır.
tr.wikipedia.org
Bursa Çorapçılar Çarşısı’nda resim yaparken, bir kadının resim yapmasını yadırgayan kalabalık tarafından saldırıya uğramış ve korkudan bayılmıştı.
tr.wikipedia.org
Kullanıcının kullanım için ödeme yapmasını gerektiren ticari wifi hizmetleri veya kullanıcının ilk önce bir web portalında oturum açmasını gerektiren bir kütüphane örnek verilebilir.
tr.wikipedia.org
Cesaretimi olabildiğince topladım ve çalışan bayana saçımı rengarenk yapmasını istedim.
tr.wikipedia.org
Rondela, cıvata bağlantılarında, cıvata başının, bağlandığı yüzey üzerinde tahribat yapmasını, temas yüzeyini genişleterek engellemeye yarayan parça.
tr.wikipedia.org
Köpek gezdirme, köpeğin genellikle bir tasmayla yürüyerek egzersiz yapmasını sağlatan bir insanının eylemidir.
tr.wikipedia.org
Açlık ve soğuk, orkestranın prova yapmasını güçleştiriyor, müzisyenler çok kısa sürede bitkin düşüp sık sık fenalaşıyorlardı.
tr.wikipedia.org

Would you like to add a word, a phrase or a translation?

Just let us know. We look forward to hearing from you.

Choose your language Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe