German » Turkish

Translations for „yerleşen“ in the German » Turkish Dictionary

(Go to Turkish » German)
Siedler (Neu-)
yeni yerleşen
başka yerden gelip yerleşen

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish
Fenokristal ya magma içinde erken büyüme nedeniyle ya da yeniden kristalleşme sonrası yerleşen özşekilli biçimlerdedir.
tr.wikipedia.org
Odysseus'un yokluğunda saraya yerleşen erkekler arasından eş seçmesini ertelemek için gündüz ördüğü örgüyü gece sökmesi ile tanınır ve sadakat imgesi olarak bilinir.
tr.wikipedia.org
Bu bölgeye yerleşen topluluklar, kanallar açarak sulu tarım yapmaya başlamışlardır.
tr.wikipedia.org
Köye gelin gelenlere istisnasız "yenge", köye yerleşen damatlara da "enişte" denir.
tr.wikipedia.org
Doruk çevresine yerleşen buzullar, buz yalakları ve vadiler içerisinde daha alçak kesimlere doğru sarkmışlardır.
tr.wikipedia.org
Yakınlardaki kendi kulübesine yerleşen bu güvenilmez, çıkarcı asker kaçağı gelinine asılmaya başlar, gelin de ona karşı ilgisiz değildir.
tr.wikipedia.org
Höyüğe yerleşen topluluğun evcilleştirme konusunda ulaştığı seviye kesin olarak bilinmemekte ise de sığır muhtemelen evcildir.
tr.wikipedia.org
Daha sonra, gittikçe genişleyen İslam ülkelerine giderek yerleşen sahabîlerden hadis rivayet etmek için uzun ve zor yolculuklar yapılmıştır.
tr.wikipedia.org
Sırada yerleşen adaya ücretsiz yurt imkânı, ilk 5 sırada yerleşen adaylara ücretsiz üç öğün yemek olanağı sağlamıştır.
tr.wikipedia.org
Ceviz ağacından oyularak Çivi çakmaların kullanıldığı sahte kündekâri ekniğiyle yapılan minberde sekizgenler arasına yerleşen yıldızlar ve baklava şekilleri içerisinde rumi kompozisyonlar görülür.
tr.wikipedia.org

Would you like to add a word, a phrase or a translation?

Just let us know. We look forward to hearing from you.

Choose your language Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe