Translations for „uzuv“ in the Turkish » German Dictionary

uzuv <-zvu> N

1. uzuv (Körper-):

uzuv

Glied nt

2. uzuv:

uzuv

Organ nt

3. uzuv:

uzuv

Mitglied nt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bauby kendine geldiğinde, hiçbir uzvunu kıpırdatamadığını fark eder.

tr.wikipedia.org

Bu sütunun üstünde, kavrama uzuvlarını ve merkezi ağzı taşıyan düz bir disk bulunmaktadır.

tr.wikipedia.org

Uzun, kaslı uzuvları ve esnek parmakları olan ince bir vücuda sahip olarak hem yürümeye hem de tırmanmaya uyarlanmıştır.

tr.wikipedia.org

Erişkinin çizgisiz, gri-kahverengi bir arkası, beyazımsı gri uzuvları, koyu renk kuyruğu vardır.

tr.wikipedia.org

Uzuvları uzadı ve ayakları daha kısaldı ve kalınlaştı.

tr.wikipedia.org

Normalde sert dış iskelet ile kaplanan uzuvların ve diğer parçaların büyümesi, yeni cilt sertleşmeden önce yumuşak kısımlardan vücut sıvılarının aktarılmasıyla sağlanır.

tr.wikipedia.org

Damiens'in uzuvları kolayca ayrılmadı, ve birkaç saat sonra parlamento vekilleri cellat ve yardımcılarına kol ve ayaklarındaki eklemleri kesme emri verdiler.

tr.wikipedia.org

Avladığı insan ve diğer canlılara ait kemik, kafatası ve diğer uzuvları koleksiyon yapmaktadır.

tr.wikipedia.org

Arka uzuvları ise çok küçülmüştür, belkemiğine bağlı değildirler ve gövde içinde gizlidirler.

tr.wikipedia.org

Bu hayvanlar gerek duyduklarında yaşamda kalmak için uzuvlarından kurtulabilmektedirler.

tr.wikipedia.org