Translations for „hevesli“ in the Turkish » German Dictionary

(Go to German » Turkish)

I . hevesli N

1. hevesli:

hevesli

Liebhaber(in) m (f)

2. hevesli:

hevesli

Interessent(in) m (f)

II . hevesli ADJ

hevesli -e

neigend zu etw

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Bir konuyu araştırırken, konu hakkında ileri derecede bilgi sahibi olunmasın rağmen, sanki yeni öğrenmeye başlıyormuşçasına açık, hevesli ve önyargısız bir tutum takınılmasını ifade eder.

tr.wikipedia.org

Burada, arkadaşlar birbirlerinin edebi metinlerini okumaya çalıştılar fakat aynı zamanda yabancı metinleri ve oda müziğini keşfetme konusunda da hevesliydiler.

tr.wikipedia.org

Ayrıca, yeni haberler öğrenmeye hevesli insanlar da sık sık meydana uğruyorlardı.

tr.wikipedia.org

Analizin başında bunlar cılız bir yapıya sahiptir fakat hasta analisti etkileyebilmek için olduğundan çok hevesli davranabilir.

tr.wikipedia.org

Oyuncu, teklif konusunda hevesliydi ve temsil etmeyi seçtiği karakterleri rötuşlamaktan sorumluydu.

tr.wikipedia.org

Vakfın kuruluş amaçları dahilinde teknolojiye hevesli olan belirli yaş grubundaki insanları vakıfla birlikte araştırma yapmaya teşvik etti.

tr.wikipedia.org

Stone gibi oda sanatçı olmaya hevesli biri olarak kendi deneyimlerini çizdi.

tr.wikipedia.org

Cho hevesli bir poker oyuncusudur ve 2002 yılından bu yana oynamaktadır.

tr.wikipedia.org

Babası istasyon şefiydi ve hevesli bir amatör müzisyendi.

tr.wikipedia.org