Translations for „sebepsiz“ in the Turkish » German Dictionary

sebepsiz ADJ

sebepsiz

ohne Grund

sebepsiz

grundlos

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Godard, devamlılığı sebepsiz yere bölebilecek kadar maharetli bir film yapımcısıdır.

tr.wikipedia.org

Sebepsiz zenginleşme, borç ilişkisi kuran bir borç kaynağı olup, doğrudan doğruya kanundan doğduğundan; bu ilişki bir hukuki muameleye veya haksız bir fiile dayanmamaktadır.

tr.wikipedia.org

Sebepsiz zenginleşme veya haksız zenginleşme, bir kimsenin mal varlığında haklı bir nedene dayanmaksızın, başkasının zararına meydana gelen zenginleşmedir.

tr.wikipedia.org

Basit işleri sebepsiz yere karmaşıklaştıran insanları alaycı bir şekilde gösterdiği kısa komedi skeçleriyle tanındı.

tr.wikipedia.org

Derhal yıkım işlemlerine başladı, hava kirliliği yarattı, cinayetler işletti, yangınlar başlattı ve sebepsiz yere ağaçları kestirdi.

tr.wikipedia.org

Sebepsiz yere gelerek insanların tutumlarını deneyebileceği gibi, bazen de birisine yardım etmeden önce onları sınar.

tr.wikipedia.org

Gerçekten satım, kira, ödünç gibi bir sözleşme ilişkisinden doğabileceği gibi, bir haksız eylemden ya da sebepsiz zenginleşmeden de kaynaklanabilir.

tr.wikipedia.org

Her borç ilişkisinde olduğu gibi sebepsiz zenginleşmede de bir borçlu ve bir alacaklı vardır.

tr.wikipedia.org

Başlarda kitap İngiliz halkı tarafından tepki görse de (çocukları kötü gösterdiği için) aynı günlerde 2 sokak çocuğunun masum bir çocuğu sebepsiz yere döverek öldürdüğü için bir anda ilgi odağı olmuştur.

tr.wikipedia.org

Ailesi gibi etrafındakilere sebepli/sebepsiz orta parmak çekmektedir ve çoğu zaman da bunu inkar eder.

tr.wikipedia.org