Translations for „uğursuzluk“ in the Turkish » German Dictionary

uğursuzluk <-ğu> N

1. uğursuzluk:

uğursuzluk

böses Vorzeichen nt

2. uğursuzluk:

uğursuzluk

die Eigenschaft, Unglück zu bringen

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Ocak zincirinin boşken sallanması uğursuzluk alameti olarak görülürdü.

tr.wikipedia.org

Eskiden köydeki evlerin kapılarının üstüne buğday demeti, boynuz ve at nalı asılır, kapı eşiğine oturmak uğursuzluk sayılırdı.

tr.wikipedia.org

Voldemort iki kere bu dersin öğretmeni olmak istemiş, ama işi alamayınca derse uğursuzluk büyüsü koymuştur.

tr.wikipedia.org

Kolları ters yöne dönük şekli ise geceyi ve uğursuzluğu ifade eder.

tr.wikipedia.org

Kız çocuklarının uğursuzluğuna inanan köy halkı hepsini öldürür.

tr.wikipedia.org

Alberic,bu yüzüğün uğursuzluk getireceğini söyleyerek onu engellemeye çalışır.

tr.wikipedia.org

Bu yüzden kurda kurşun atmak uğursuzluk getirir ve sürünün yok olmasına neden olur.

tr.wikipedia.org

Yöre halkı bu koruluktan kesim yapmayı uğursuzluk olarak kabul etmektedir.

tr.wikipedia.org

Gece aynaya bakmak uğursuzluk getireceği düşüncesiyle hoş karşılanmaz.

tr.wikipedia.org

Ormanlık alanı kutsal sayan köylüler, uğursuzluk getireceğine inandıkları için ormandan tek bir dal bile kesmiyor.

tr.wikipedia.org