Translations for „ödeyerek“ in the German » Turkish Dictionary

loskaufen jdn

fidye ödeyerek kurtarmak -i

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Eski serflerin kendilerine dağıtılan toprakların borçlarını ödeyerek ve toprak satın alarak mülk sahibi bir sınıf durumuna gelmesi oldukça ağır ve sancılı bir süreç izledi.

tr.wikipedia.org

Bir spekülatör 100 gilder tutarında alım sözleşmesi yapıp fiyatlar 100 gilderin üstüne çıktığında aradaki farktan kâr edebilir veya fiyat düştüğünde sadece 3 ½ gilder ödeyerek sözleşmeyi iptal edebilirdi.

tr.wikipedia.org

Kulüp, faturaları ödedi ve maaşları ve primleri düzgün bir şekilde ödeyerek oyuncuların güvenini yeniden kazanmayı başardı ancak sahadaki sonuçlar pek de başarılı değildi.

tr.wikipedia.org

Akademi kurulunun telif hakkı uyarısı üzerine yapım şirketi 150 bin ₺ ödeyerek müziğin telif hakkı sorununu çözdü.

tr.wikipedia.org

Karakterin gücünü,hızını,saldırı hızını,dayanılıklığını,büyü kullanma yeteneği gibi özellikleri belli miktarlarda souls ödeyerek yükseltmek mümkündür.

tr.wikipedia.org

Bazı ülkelerin vatandaşları $ 35 ödeyerek belirlenen giriş noktalarından, 30 gün kalış süresi boyunca ülkeye varışlarında vize için başvuruda bulunabilirler.

tr.wikipedia.org

Bazı akaryakıt istasyonları tamamen gözetimsizdir ve sadece müşterilerin pompayı ödeyerek yakıt satın almalarına izin verir.

tr.wikipedia.org