Translations for „bulamaç“ in the Turkish » German Dictionary

bulamaç <-cı>

bulamaç

(dünner) Brei

bulamaç

Schleimsuppe f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Polimerizasyon, bir polar olmayan solvent içinde (bu durumda polimer bir bulamaç halinde oluşur) veya saf trioksan içinde (örneğin bir ekstrüderde) gerçekleşebilir.

tr.wikipedia.org

Mısır nişastası sıvı bazlı gıdalarda (örneğin, çorba, soslar, salça, muhallebi) düşük sıcaklıktaki sıvılarla karıştırarak hamursu veya bulamaç kıvamına getirmek amacıyla kıvam artırıcı olarak kullanılır.

tr.wikipedia.org

Fish and chips, bulamaç kaplı kızarmış balığın patates kızartması ile servis edildiği sıcak yemektir.

tr.wikipedia.org

Babür döneminde, bu karışım antep fıstığı ve safranla tatlandırılırdı, metal külahlara paketlenip bulamaç buza daldırılırdı.

tr.wikipedia.org

Tutma teknolojileri, harç, bulamaç veya tabaka istifleme gibi fiziksel engellerin kullanılmasını içerir.

tr.wikipedia.org

Ticari kaolin türleri, kuru toz, yarı kuru erişte veya sıvı bulamaç olarak tedarik edilir ve taşınır.

tr.wikipedia.org

Bulamaç olarak bilinen sıvı haldeki tarımsal gübre, saman yatağı yerine beton veya lataların kullanıldığı daha yoğun hayvancılık sistemleri ile üretilmektedir.

tr.wikipedia.org