Translations for „cüret“ in the Turkish » German Dictionary

cüret <-ti> N

1. cüret fam:

cüret

Frechheit f

2. cüret:

cüret

Kühnheit f

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kilise için yaptığı cüretli planlar, bilgi ve gözüpekliğini gösterir.

tr.wikipedia.org

Bu saygın ve sert mizaçlı generalin abartılı hikâyesine itiraz etmeye, hele hele bir hatasını ortaya çıkarmaya o güne kadar kimse cüret edememiştir.

tr.wikipedia.org

Sirius'u her ne kadar sevmese de ona karşı gelme cüretini gösteremez.

tr.wikipedia.org

Halk onun aleyhinde tek bir cümle bile söylemeye cüret edemez.

tr.wikipedia.org

Yunan efsanelerindeki sirenlerin yaptığı gibi, kendilerine fazla yaklaşma cüretini gösterenleri denizin derinliklerine çekip götürürler.

tr.wikipedia.org

Döneminin en cüretli ve en ilerici sanatçılarından biri olduğu konusunda şüphe yoktur.

tr.wikipedia.org

Bundan cüret alan kapıkulu sipahileri 7 Şubat 1603'te sadrazamın konağını sardılar.

tr.wikipedia.org

Fakat, aslında bu iddia doğru olmayıp asıl sebep 1011 yılında iktidâra gelen yeni hâlife Âmir'in artan cüret ve cesaretiydi.

tr.wikipedia.org

Pyrenees çoban köpeği, cesur, cüretli, neşeli ve zekidir.

tr.wikipedia.org

Otomobilciler bu cüretli buluşu 23 yıl desteklediler.

tr.wikipedia.org