German » Turkish

Translations for „dökülen“ in the German » Turkish Dictionary (Go to Turkish » German)

Erguss übtr
taşıp dökülen söz vs

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish
Bu göçlerinde inanılmaz bir çaba ile imkânsız görünen engelleri aşarlar; hatta alçak şelaleleri metrelerce yukarıya atlıyarak ya da hiç desteksiz boşluğa dökülen suyun içinde akıntıya karşı yüzerek aşarlar.
tr.wikipedia.org
Modellik kariyeri boyunca yakalandığı yumurtalık kanseriyle olan mücadelesi ve ameliyat halinde kemoterapi nedeniyle dökülen saçları olmadan çektirdiği resimleriyle tanındı.
tr.wikipedia.org
Ayrıca yer yer dökülen veya altta mozaik olup olmadığı anlaşılmak üzere kasten açılmış sıvalar altından da eski mozaikler görülebilmektedir.
tr.wikipedia.org
Kenarları düzdür, suyun burgaçının yanında su ile dökülen taşlarında oyulmaya etkisi vardır.
tr.wikipedia.org
Denize yakın olan bu bölgeye hava yoluyla taşınan deniz tuzu ve önceki dönemlerde mozaik üzerine dökülen çimento harçları, bu bozulmayı hızlandırmıştı.
tr.wikipedia.org
Bu topluluğu meydana getiren ağaçlar arasında daha çok yaprağı dökülen çeşitler fazlalıktadır.
tr.wikipedia.org
Portal vene dökülen diğer toplardamarlar arasında mideden sağ gastrik ven ve sol gastrik ven, safra kesesinden sistik ven ve paraumblikal venler bulunur.
tr.wikipedia.org
Ayrıca gelişigüzel çevreye dökülen çöp, ev küçük işletme artıkları da toprağı kirletmektedir.
tr.wikipedia.org
Fleple kornea arasında yabancı cisimler bulunabilir, bu yabancı cisimler, mikrokeratom kaynaklı metalik karakterde, havada uçuşan tekstil liflerine, gözkapağı kenarındaki yağ bezlerinin salgısına veya gözkapaklarından dökülen deri hücrelerine bağlı olabilir.
tr.wikipedia.org
Dizme işlemi bitince üzerine üzümlerden dökülen şıra ve üzüm tozu dökülür.
tr.wikipedia.org

Would you like to add some words, phrases or translations?

Just let us know. We look forward to hearing from you.

Choose your language Deutsch | български | English | Español | Français | Italiano | Polski | Русский | Türkçe