Translations for „düşüncede“ in the German » Turkish Dictionary

geteilter Meinung sein

farklı/ayrı düşüncede olmak

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Kamusal düşüncede onaylanmayan tavırlar yine yalnızca şiddet içermeyen araçlarla karşılanmalıdır, çünkü şiddet ya karşı şiddeti ya da ikiyüzlülüğü doğurur.

tr.wikipedia.org

Onlar sanatlarının kaynağını duygudan çok, düşüncede aramışlar, esere düşünceyi katarak empresyonistlerin aksine, ilim yoluyla değil sanat yoluyla sanata varmak prensibini seçmişlerdir.

tr.wikipedia.org

Sonsuzluk, her ne kadar popüler düşüncede bitmeyen, zamansız ve zamanla tanımlansa da; birçok kişiye göre zamanın dışında bir zamansızlık varoluşu olarak tanımlanmıştır.

tr.wikipedia.org

Heraklit'ten etkilenerek algıladığımız her şeyin durmadan değişim içinde olduğunu, fakat bilginin değişmeyen, sabit bir şey olması gerektiğini, dolayısıyla bilgiye ancak düşüncede ulaşılabileceğini düşünmektedir.

tr.wikipedia.org

Argümanı ahlaki ve etik bir temele dayandığından, onu ortaya çıkaran sömürü ve ayrımcılık gerçekliğini yansıtır, ancak asla düşüncede gerçekten anlamaz.

tr.wikipedia.org

Bu düşüncede güzellik-doğruluk ilişkisi bir özdeşlik olarak ele alınmaktadır.

tr.wikipedia.org

Günümüzde, zihinsel temsiller (veya zihinsel modeller) gibi bu oranda imgelem fonsiyonlarının hafıza ve düşüncede önemli rol oynadıklarına inanılmaktadır.

tr.wikipedia.org