Translations for „doğduğu“ in the German » Turkish Dictionary

Geburtshaus

doğduğu ev -in

Geburtsland

doğduğu ülke -in

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Taşınmaz eşyalarda intifa hakkı tapu kütüğüne tescil anında doğarken taşınır eşyalarda sözleşmede aksine bir hüküm yoksa sözleşme anında hakkın doğduğu kabul edilir.

tr.wikipedia.org

Doğduğu şehrin taşralılığı tiksindirici geliyordu.

tr.wikipedia.org

Yan'an, hâlen Çinli komünistler tarafından devriminin doğduğu yer olarak kutlanmaktadır.

tr.wikipedia.org

Esav doğduğu zaman rivayetlere göre dedesi İbrahim 160 yaşındaydı.

tr.wikipedia.org

Bir rivayete göre çok eski çağlarda aslan ile çoban köpeğinin çiftleşmesinden doğduğu söylenir.

tr.wikipedia.org

Fanzin bilimkurgu edebiyatının içinde doğduğu için en büyük ve en önemli örnekleri bilimkurgu fanzinleridir.

tr.wikipedia.org

Doğduğu ev hakkında daha sonra ‘’nadir bir şekilde kasvetli’’ demiştir.

tr.wikipedia.org

Jineoloji fikrinin doğduğu noktada gerek geleneksel Kürt kültüründe gerekse genel olarak kadına yönelik şiddetin ve baskının yaygınlığı önem taşır.

tr.wikipedia.org

Astrolog veya müneccim, bir insan doğduğu sırada yıldızların durumuna bakarak, onun geleceği hakkında iddialarda bulunur.

tr.wikipedia.org

Doğduğu şehirde 66 yaşında bir salgın hastalıktan ölmüştür.

tr.wikipedia.org