Translations for „firar“ in the Turkish » German Dictionary

firar N

1. firar (aus dem Gefängnis):

firar

Ausbruch m

Phrases:

firar

Flucht f

firar etmek

ausbrechen

firar etmek

(ent)fliehen

Usage examples with firar

firar etmek

ausbrechen

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Yatırgaçlar, kanat uçlarının firar kenarına yerleştirilirler ve birbirlerine zıt yönde çalışırlar.

tr.wikipedia.org

Hızlı cebri yürüyüşler firarlara ve açlığa yol açtı, askerler hastalıklara ve kirli sulara maruz kaldı.

tr.wikipedia.org

Osmanlı kayıpları yüksekti: 9000 ölü, 3000 esir ve 2800 firari.

tr.wikipedia.org

Hapishanelerde firar, mahkûm kişinin hapis olduğu yerden kaçmasıdır.

tr.wikipedia.org

Cenevizlilerin karadan yaptıkları kuşatma sırasında kale halkının tamamı firar etmiş, şehir boş kalmıştı.

tr.wikipedia.org

Uçağın kanatlarında daha büyük, tüm kanat boyu uzanan firar kenarı kontrol yüzeyleri vardı.

tr.wikipedia.org

Yöntem özellikle askeri mahkemeler tarafından, korkaklık, isyan, firar gibi suçlar için verilen bir cezadır.

tr.wikipedia.org

Cobain'in firarından sonra çoğu arkadaşı ve ailesi onun nerede olduğundan habersizdi.

tr.wikipedia.org

Ancak şartların zorluğu ve durumun umutsuz bir hal alması garnizondan toplu firarları arttırdı.

tr.wikipedia.org

Döner dönmez ise ikinci firarının planlarını yapmaya başlar.

tr.wikipedia.org