Translations for „gülüş“ in the Turkish » German Dictionary

gülüş N

1. gülüş:

gülüş

Lachen nt

2. gülüş:

gülüş

Gelächter nt

Monolingual examples (not verified by PONS Editors)

Turkish

Daha sonra âşık olunan kişi ile gülüşmeler ve selamlaşmalar başlar.

tr.wikipedia.org

En ayırt edilir özelliği yüzünde hiç düşmeyen psikotik, kana susamış gülüşüdür.

tr.wikipedia.org

Bir süre sonra, sokaktaki gençlerin gülüşmelerinin duyulmasının ardından bu şaşkınlık hâli korkuya dönüşür.

tr.wikipedia.org

Recep İvedik filmleri daha karikatür bir oyunculuğun ve karikatür bir tiplemenin olduğu; gülüşünün, yürüyüşünün, bakışının, ses tonunun, vücut dilinin kendi içinde marka olduğu bir karakter.

tr.wikipedia.org

Zangoç birbiriyle alay edip gülüşen çocuk korosu üyelerinden oluşan bir kalabalıkla kiliseye girer.

tr.wikipedia.org

Anlamına inat, tezahürat eden ve gülüşen binlerce insana bakmak, tıpkı köpeğinizi terk edecekken köpeğin kuyruğunu sallayarak duruşu gibi.

tr.wikipedia.org

Başına bir iş gelenlere yönelik "haahaa!" gülüşüyle ünlüdür.

tr.wikipedia.org

Onun gülüşü ve tatlı görünüşü masum olup-olmadığı konusunda hâlâ insanların kafasını karıştırmaya devam ediyor.

tr.wikipedia.org

Hera o gün bu tahtta yedi içti ve gülüştü.

tr.wikipedia.org

Kendine has gülüşüyle ve televizyon sayesinde, tüm dünyanın insalarına denizaltı zenginliklerini tanıttı.

tr.wikipedia.org